Kilo Alımı İle İlişkili Olabilecek BDNF ve Dopamin D2 Reseptörü Gen Varyasyonlarının İncelenmesi


Tezin Türü: Yüksek Lisans

Tezin Yürütüldüğü Kurum: İstanbul Üniversitesi, Aziz Sancar Deneysel Tıp Araştırma Enstitüsü, Moleküler Tıp Ana Bilim Dalı, Türkiye

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: Fatima Hilal Bektaş

Danışman: Ali Osman Gürol

Özet:

Nörotrofinler, nöronal plastisite süreçlerinde yer alır ve belirli nöron popülasyonlarının hayatta kalma, farklılaşma ve işlevlerini sürdürme konusunda görev üstlenir. Nörotrofinler aynı zamanda sinaptik etkinliğini düzenleyen seçici retrograd haberciler olarak da rol oynamaktadır.(10) Bir nörotrofin olan BDNF geninde alternatif splicing, en az biri olgun proteini üretmek için proteolitik olarak işlenmiş bir preproprotein kodlayan çoklu transkript varyantlarına yol açar. Bu proteinin reseptörüne bağlanması yetişkin beyninde nöronal sağkalımı arttırır. Bu genin ekspresyonu Alzheimer,(5) Parkinson(3) ve Huntington hastalığı(2) hastalarında azalır. Bu gen stres yanıtının düzenlenmesinde ve duygudurum bozukluklarının biyolojisinde(4) rol oynayabilir.
Dopamin reseptörleri D1 benzeri ve D2 benzeri olarak ikiye ayrılır. İşlevlerine göre dopamin reseptörü alt tipleri olarak belirlenen D3 ve D4, D2 benzeri reseptörler olarak adlandırlırken D5, D1 benzeri resöptör olarak sınıflandırılmıştır. D1 benzeri reseptörlerin bir önemli hücre içi etkisi G-proteinleri aracılığıyla adenilat siklazı aktive etmeleridir, bu da hücre içersinde cAMP'nin artması ile sonuçlanır. (9) Siklik AMP bağımlı protein kinaz dopamin, cAMP-tarafından düzenlenen fosfoprotein (DARPP-32) ve fosfoprotein (ARPP-21, -16) gibi hücresel proteinlerin fosforilasyonunu uyarır (11). Çeşitli D1 reseptör alt tiplerinin iyonik Ca+, K+ ve Na+ kanallarının aktivitelerini düzenlediğine dair kanıtlar da vardır (8).
D2 reseptör uyarılmasının adenilat siklaz aktivitesini azalttığı gözlenmiştir. D2 reseptörleri bir grup G proteiniyle etkileşmekte ve bu da, Ca2+ ve K+ kanal işlevlerinde düzenleme ve fosfoinozitid üretiminde değişiklik gibi çeşitli ikincil haberci etkileriyle sonuçlanmaktadır. (1)
DRD2 geni, dopamin reseptörlerinden D2 alt tipini kodlamakadır. Bu gendeki bir mutasyon miyoklonus distonisine neden olurken (6), diğer mutasyonlar şizofreni ile ilgili bulunmuştur. (7)

Tez çalışmamızda, BDNF ve DRD2 genlerinin kilo alımı ile ilişkili olabilecek varyasyonlarını beden kitle indeksi 30 kg/m2 üzerindeki bireylerin DNAsında inceleyeceğiz. Bu sayede obezite ile beyin fonksiyonlarının, öğrenme faaliyetlerinin, kişilerin duygudurum bozukluklarının ilişkili olup olamayacağını tartışabileceğimizi düşünüyoruz. Bu ilişki daha önce çalışılmamış olduğundan tez çalışmamız literatüre katkı sağlayacaktır.