Demirköy İğneada (Kırklareli) Longoz Ormanlarının Holosen Boyunca Çevresel Koşullarla Dağılımının İncelenmesi


CANER H., KARLIOĞLU KILIÇ N.(Yürütücü), Eriş K. K., NAZİK A., MAKAROĞLU Ö.

TÜBİTAK Projesi, 1001 - Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Projelerini Destekleme Programı, 2020 - 2023

  • Proje Türü: TÜBİTAK Projesi
  • Destek Programı: 1001 - Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Projelerini Destekleme Programı
  • Başlama Tarihi: Temmuz 2020
  • Bitiş Tarihi: Temmuz 2023

Proje Özeti


Mert Gölü’nden alınan MRT-04 ve MRT-05 karotlarında gerçekleştirilen palinolojik analizlerle

göl çevresinde yayılış gösteren Longoz Ormanlarının Orta-Geç Holosen vejetasyon tarihi

yüksek çözünürlüklü olarak belirlenmiştir. Mert Gölü’nden alınan MRT-04 karotunun tabanı

radyokarbon tarihlendirmesi sonucunda GÖ 6555 yılına, MRT-05 karotunun tabanı ise GÖ

1900 yılına tarihlenmiştir. Mert Gölü ve çevresinde son 6555 yılda yaprak döken karışık meşe

ormanlarının hâkim olduğu ve bu orman kompozisyonu içine kayın, gürgen, fındık ve

ıhlamurun yoğun olarak katıldığı görülmüştür. Saka Gölü’nden alınan SK-03 ve SK-04

karotlarının tabanları ne yazık ki tarihlendirilememiştir. Bu karotların polen diyagramları

incelendiğinde; bu göl çevresinde kızılağacın baskın olduğu, onu sırasıyla yaprak döken

meşeler, dişbudak, kayın ve gürgenin takip ettiği belirlenmiştir. Mert Gölü oldukça sığ ve küçük

ölçekli bir lagün gölü olmasına rağmen karotların bir kısmında gözlenen litolojik farklılıklar bu

gölün sedimanter sürecinin oldukça dinamik olduğunu göstermektedir. Saka Gölü’nde yapılan

litolojik çalışmalara ilave olarak manyetik duyarlılık ve XRF analiz sonuçları; Birim 1’in bir

lagün, Birim 2’nin denizel ortam olduğunu, Birim 3’ün ise, gölsel ve flüvyal veya deltaik bir

fasiyeste çökeldiğini düşündürmektedir.

MRT-04 karotunda gerçekleştirilen sedimantolojik ve jeokimyasal analizlerin ortamsal ve

iklimsel değerlendirmesi yapıldığında; G.Ö.6275, G.Ö.5760-5600 yılları ve G.Ö.5100 yılında,

G.Ö. 3850-3600, G.Ö.2585 ve 2255 yıllarında duraylı 18O’deki artış, bu dönemlerde iklimde ani

sıcaklık ve yüksek buharlaşmanın olduğu kurak bir iklimin varlığını göstermektedir. G.Ö.1550

yılından sonra ortamsal koşulların önemli oranda değiştiği, özellikle K, Fe, Mn ve Ti

elementlerindeki değerlerinin dereceli azalmasından, TOC ve 13C değerlerindeki ani düşüşten

anlaşılmaktadır. Karotun bu seviyesinden üste doğru ayrıca AP oranında kayda değer artışlar,

Mert Gölü ve çevresinde ılıman bir iklimin sonucunda yoğun bitki örtüsünün varlığını

göstermektedir. Son 310 yıllık dönemde manyetik duyarlılık, K, Ti, Fe ve Mn oranlarında ani

düşüşler, göle kırıntı girdisinde önemli ölçüde bir azalma olduğunu ve çok daha kurak bir iklimin

varlığına işaret etmektedir. Ayrıca, Saka Gölü’nde ölçülen yüksek manyetizasyon değerleri, bu

göl sedimanlarının Mert Gölü’nden daha oksik koşullar altında kaldığını göstermektedir.