ŞENGÖR G. F. (Yürütücü), ÖZTURAN S.
Yükseköğretim Kurumları Destekli Proje, 2020 - 2022
Bu araştırmanın amacı, üç
farklı pişirme yöntemi (BC: kaynayan suda haşlama, SVC: sous vide, MC:
mikrodalga) uygulanmış kerevitlerin besin değeri ve soğuk depolama sırasında
raf ömrü üzerine etkilerini araştırmaktır.
Pişirilen kerevit
gruplarında (BC, SVC ve MC) pişirme işlemi sonrasında en düşük pişirme kaybının
%2,71 ile SVC grubu kerevitlerde olduğu tespit edilmiştir. SVC, MC ve BC
kerevit gruplarının verim yüzdesi sırasıyla %97,29, %96,27 ve %94,40 olarak
belirlenmiştir.
Pişirme yöntemine bağlı
olarak en yüksek protein artışının %1,55’lik oran ile SVC kerevit grubunda, en
yüksek yağ oranı artışının %1,06’lık oran ile MC kerevit grubunda olduğu tespit
edilmiştir.
Çiğ kerevit kuyruk
etinin, başlıca doymuş yağ asitleri palmitik (%18,10) ve stearik (%11,40)
asitler olduğu ve toplam doymuş yağ asidi (ƩSFA) oranının % 36,46 olduğu
bulunmuştur. Tekli doymamış yağ asitleri palmitoleik (%4,26) ve oleik (%16,04)
asitler olduğu ve toplam tekli doymamış yağ asidi (ƩMUFA) oranının %21,95
olduğu tespit edilmiştir. Kerevit etinin çoklu doymamış yağ asitleri (ƩPUFA)
linoleik (%4,73), araşidonik (%7,70), eikosapentaenoik (%7,75) ve
dokosaheksaenoik (%2,26) asitler olduğu ve toplam çoklu doymamış yağ asidi
(ƩPUFA) oranının %24,68 olduğu belirlenmiştir.
Çiğ kerevit kuyruk etinde
(FC) başlıca serbest amino asitler, glutamik asit, alanin, aspartik asit,
glisin, arjinin ve tirozin olmuştur; esansiyel amino asitlerde ise en baskın
amino asitlerin lösin ve lisin olduğu belirlenmiştir. Pişirilmiş kerevit
gruplarının (BC, SVC ve MC) ƩEAA/NEAA oranının 0,81-0,98 g/100g arasında olduğu
bulunmuştur.
Sous vide pişirilen kerevitlerin
en yüksek protein içeriğine sahip olduğu, mikrodalgada pişirilen kerevitlerin
ise en uygun esansiyel amino asit (EAA) oranına sahip olduğu belirlendi. Bu
nedenle bu iki yöntemin kerevitlerin besin değerini en iyi koruyan pişirme
yöntemleri olduğu ortaya çıkmıştır.
Çiğ kerevit kuyruk etinde
en baskın mineral maddelerin kalsiyum, çinko, magnezyum, potasyum, selenyum,
manganez, demir, bakır, fosfor ve sodyum elementlerinin olduğu tespit
edilmiştir. Kerevitlere uygulanan pişirme işlemleri sonrasında makro ve mikro
elementlerin miktarlarının önemli ölçüde azaldığı ve en fazla mineral madde
kaybının sodyum olduğu belirlenmiştir (p<0,05).
Çiğ kerevit kuyruk etinin
baskın vitaminleri B12, B3 ve E vitaminleri olup, kerevit etinde sırasıyla 1,02
µg/100g, 2,43 mg/100g ve 3,49 mg/100g düzeylerinde olduğu tespit edilmiştir.
Pişirilmiş kerevitlerin
tümü gıda güvenliğine uygun olup, başlangıçta ve 28 günlük soğuk depolama
sonrasında Salmonella spp, Listeria spp ve sülfür indirgeyen
anaerobik bakteri analizlerinden hiçbirinde mikroorganizma üremesine
rastlanmamıştır.
Soğuk depolamanın 1.
gününde vakum paketlenmiş (VP) ve mikrodalga ambalajda paketlenmiş (MP) kontrol
gruplarında toplam koliform düzeyleri sırasıyla 1,03 ve 1,66 log kob/g olarak
bulunmuştur. MC, SVC, BC pişirilmiş kerevit gruplarında toplam koliform bakteri
yükü 1. günde ˂1 log kob/g olarak belirlenmiştir. E. coli sonuçları ise; soğuk
depolamanın 1. günü VP ve MP kontrol gruplarında 0,61 ve 0,41 log kob/g olarak,
MC, BC ve SVC pişirilmiş kerevit gruplarında ise; 0,12, 0,13 ve 0,52 log kob/g
olduğu tespit edilmiştir. Pişirilmiş kerevit gruplarının (BC, SVC ve MC) toplam
mezofilik aerobik bakteri (TMAB) ve toplam psikrofilik aerobik bakteri (TPAB)
sayılarının soğuk depolamanın 21. gününde hala kabul edilebilir seviyelerde
olduğu belirlenmiştir. Soğuk depolamanın 1. gününde kontrol gruplarında (VP ve
MP) maya sonuçları sırasıyla 1,85 ve 2,40 log kob/g bulunmuştur. Pişirilmiş
kerevit gruplarının tümünün maya değerleri ˂1 log kob/g olarak belirlenmiştir.
Gerek kontrol gerekse pişirilmiş kerevit gruplarının küf değerleri depolamanın
1. günü ˂1 log kob/g olarak bulunmuş olup, depolamanın 21. gününde maya ve küf
değerleri ˂5 log kob/g olduğu belirlenmiştir.
Araştırmada elde edilen
toplam uçucu bazik azot (TVB-N) ve trimetilamin azot (TMA-N) analiz sonuçları
birbirini destekler nitelikte olup, soğuk depolamanın 28. gününde SVC, BC ve MC
kerevit gruplarının TMA-N değerleri 10,01, 10,13 ve 11,42 mg/100g düzeyleri ile
TVB-N değerleri ise; 35,50, 36,50 ve 35,22 mg/100g düzeyleri ile limit
değerlere ulaşmıştır. BC, SVC, MC grupların tiyobarbitürik asit (TBA)
değerlerinin (4,79, 5,22, 5,69 mg MDA/kg) kontrol grupların TBA değerlerinden
(VP: 7,87 mg MDA/kg, MP:8,11 mg MDA/kg) yüksek olmadığı görülmüştür.
Farklı pişirme yöntemleri
uygulanmış kerevitlere ilişkin panelist duyusal değerlendirmesine göre, tat ve
aroma açısından en beğenilen ürünün sırasıyla sous vide (SVC), kaynayan suda
haşlanmış (BC) ve mikrodalgada (MC) pişirilmiş kerevitler olduğu bildirilmiştir.
21 günlük soğuk depolama sonrasında, duyusal, kimyasal ve mikrobiyolojik
analizler bakımından tüketime uygun oldukları bulunurken, MC kerevit grubunun
duyusal değerlendirmesi hariç SVC ve BC kerevit gruplarının “tüketilebilir
kerevitler” oldukları tespit edilmiştir.
Anahtar
Kelimeler: Sous vide, kaynayan suda haşlama, mikrodalga,
kerevit, raf ömrü, besin değeri