Yükseköğretim Kurumları Destekli Proje, 2023 - 2026
Dünya genelinde su ürünleri yetiştiriciliği son yıllarda en hızlı büyüyen gıda üretim sektörü olmuştur ve
giderek artan dünya nüfusu protein ihtiyacının karşılanmasında kritik bir rol oynamaktadır. Aynı şekilde
Türkiye’de de gıda üretiminde en hızlı gelişen sektörlerden biri olduğundan yeni kafes yetiştiriciliği alanları
kullanıma açılmaktadır. Yetiştiriciliğin büyük bir kısmının yapıldığı ağ kafeslerde kullanılan balık yemlerinin
çevreye bir etkisi bulunmaktadır. Balık yemlerinin içeriğinde bulunan yüksek azot ve fosfor miktarı
sebebiyle, yenmeyen yemler ve balık dışkıları çevre üzerinde besin yükü oluşturmaktadır. Dünyada ve
ülkemizde su ürünleri yetiştiricilik işletmelerinin alıcı ortama etkisini belirleyen araştırmalar devam ederken,
sürdürülebilir ve çevre dostu yetiştiricilik sistemlerinin kullanımı popüler hale gelmektedir. Bu bağlamda en
önemli yaklaşımlardan biri de Entegre Multi Trofik Akuakültür (Integrated Multi-trophic Aquaculture, IMTA)
sistemleridir. IMTA, enerji kayıplarını ve çevresel bozulmayı en aza indirerek farklı besin seviyelerindeki
su ürünleri türlerinin birlikte üretimini amaçlar. IMTA sisteminin en büyük avantajı doğadaki besin zinciri
modelini taklit etmesidir. Bu sistemlerin güçlü yönü çevresel ve ekonomik verimi artırmak için balıkları,
yumuşakçaları, kabukluları ve su bitkilerini birlikte yetiştirmektir. Günümüzde sürdürülebilirlik, temiz enerji
ve biyoçeşitlilik gibi hedefler gıda üretiminde önemli görülmektedir. IMTA sistemleri, üretkenliği ve kaliteli
ürün tedariğini koruyup artırırken, genel olarak su ürünleri yetiştiriciliğinde döngüsellik ve sürdürülebilir
uygulamalar sağlamanın bir yolu olarak kabul edilmektedir.
Bu araştırmada Karadeniz’in endemik türlerinden olan Karadeniz alabalığı (Salmo labrax), midye (Mytilus
galloprovincialis) ve makroalg (Ulva lactuca) kullanılarak bir IMTA denemesi yapılacaktır. Balıklar ticari
alabalık yemi ile beslenecek, balıkların bulunduğu tanktan çıkan su midye tankına geçip organik besin
miktarı midye tarafından süzüldükten sonra makroalg tankına geçecektir. Burada ise inorganik besinler
makroalg tarafından elimine edilecek ve en son çıkış suyunda balık yem artığı ve dışkının yarattığı besin
yükü yok edilmiş olacaktır. Çalışmada canlılarda büyüme ve su kalitesi parametrelerinin takibi yapılacak,
iz element birikimine bakılacak, tüm canlılarda besin madde analizleri yapılacaktır. Midyelerde stres faktörü
gen ekspresyonuyla belirlenecek, bunun için deney başında doğadan toplanan ve deney sonunda
yetiştirilen ve doğadan toplanan midye örnekleri karşılaştırılacaktır. Deney 90 günde tamamlanacaktır.