Selvi F. (Yürütücü), Lee K. C., Chuang S., Halepas S., Chintalapudi N.
Yükseköğretim Kurumları Destekli Proje, 2020 - 2021
Total temporomandibüler eklem (TME) protezleri, günümüzde çeşitli ileri TME hastalıklarının daimi tedavisi için kullanılmaya başlanmıştır. Gelecekte TME protezlerine ihtiyacın artacağı öngörülmektedir. Ayrıca günümüzde sadece kanıta dayalı tedaviler değil, aynı zamanda maliyeti de uygun tedaviler yapılabilmesinin gerekliliği ön plana çıkmaktadır. TME protez operasyonlarının da bilinen en büyük dezavantajı, yüksek maliyettir. Günümüzde TME protez operasyonlarına ait veriler genelde sadece tek merkezli araştırmalardan üretilmiş bilgilere dayalıdır ve sınırlıdır. İngiltere'nin aksine, Amerika Birleşik Devletleri'nde (ABD) ve çoğu ülkede, TME protezlerinin verilerinin girildiği bir platform henüz oluşturulmamıştır. Bu yüzden ABD'nin değişik bölgelerinde yapılan cerrahilerin sonuçlarındaki farklılıkların neler olduğu net olarak bilinememekte, ortalama toplam maliyetler net olarak hesaplanamamakta ve de sık oluşan komplikasyonlar hakkında detaylı bilgiye ulaşılamamaktadır. Bu projenin ana amacı, ABD'de uygulanan total alloplastik TME protezi operasyonlarına ait genel bir perspektif ortaya çıkarabilmektir. Ayrıca, İstanbul Üniversitesi ile Columbia ve Pennsylvania Üniversiteleri arasındaki bilimsel araştırma ortaklığını pekiştirip geliştirmek amaçlanmaktadır. Araştırmada 2 idari veri kümesi kullanılacaktır: ABD National Inpatient Sample (NIS)'ten Ekim 2015-Aralık 2016’ya kadarki veriler, ABD Manufacturer and User Facility Device Experience (MAUDE)'den ise Ocak 2009-Eylül 2019 arasındaki kayıtlar toplanmaktadır. Bu verilerin analizleri sonucu, total alloplastik TME protez operasyonların ortalama maliyetinin ne olduğu ve en sık görülen komplikasyonların tespiti yapılacaktır. MAUDE için 2009'dan sonraki tarihlerin seçilmiş olmasının sebebi, MAUDE'nin komplikasyonları ilk olarak 2009 yılı itibariyle dokümente etmeye başlamış olmasıdır. NIS verilerinde ise Ekim 2015'ten önceki zaman diliminin kullanılmamasının sebebi, NIS'in ICD 10 kodlama sistemine o tarih itibariyle geçmiş olmasıdır. NIS önceden ICD 9 kodlama sistemini kullanmaktaydı ve bu sistemdeki sınıflamalar farklıydı; bu da datanın tutarlığını etkileyecekti. |