Vergi Hukukunda Gizleme Suçu Olmalı Mı?


Gençtürk Y. K.

10. Genç Vergi Hukukçuları Sempozyumu Bildiri Kitabı, cilt.1, sa.1, ss.293-316, 2021 (Düzenli olarak gerçekleştirilen hakemli kongrenin bildiri kitabı)

Özet

Vergi Usul Kanunu’nun “Kaçakçılık Suçları ve Cezaları” başlıklı 359’uncu maddesinde düzenlenen suç tiplerinden birisi olarak “inceleme sırasında vergi incelemesine yetkili kimselere defter ve belgelerin ibraz edilmemesi” ihmali davranışı ile işleneceği belirlenmiş gizleme suçu, muhasebe sisteminin düzenliliğini sağlamayı da amaç edinen Vergi Usul Kanunu’nun mükelleflerce tutulması ve düzenlenmesi öngörülen defter ve belgelerin inceleme elemanına ibraz edilmesi yoluyla ödenecek verginin tam isabetle hesaplanmasını sağlamaya dönük bir cezai yaptırımdır. Bahsi geçen işlevi yüklenen gizleme suçu ise Anayasa madde 38/5’te “Hiç kimse kendisini … suçlayan bir beyanda bulunmaya veya bu yolda delil göstermeye zorlanamaz” cümlesiyle ifadesini bulmuş susma (kendini suçlamama) hakkıyla doğrudan bağlantılıdır. Öyle ki bu noktada gizleme suçunun anayasal güvence altına alınmış susma hakkına aykırı olarak düzenlenen bir suç hükmü olduğu düşünülebilecektir.

Gizleme fiilinin sonucunda failin hem hapis cezasına çarptırılması hem de ziyaa uğrattığı vergi miktarı üzerinden hesaplanacak vergi ziyaı cezasını fazladan iki kat olarak ödeyecek olması ise suçun “Ne Bis İn İdem” ilkesi bağlamında değerlendirilmesini gerektirecektir.

Diğer yandan ise defter ve belgelerin gizlenmesi sonucunda Vergi Usul Kanunu madde 359’da düzenlenmiş ve daha ağır cezayı içerir diğer kaçakçılık suçlarının ortaya çıkması da engellenebilmekte ve gizleme suçu hükmü sayesinde adeta daha düşük ceza alınabilmektedir. Bir başka deyişle gizleme suçu faillerce daha az ceza almanın bir aracı olarak kullanılabilmektedir.

Yazıda ise, Vergi Usul Kanunu hükümleri doğrultusunda Devlet zoruyla mükelleflerce tutulan ve düzenlenen bahse konu defter ve belgelerin inceleme elemanında gizlenmesinin bir suç olarak düzenlenmesi; İHAS ve Anayasa hükümleri ile İHAM ve Anayasa Mahkemesi içtihadıyla birlikte yukarıda açıklanan suçun ceza kademesinin azaltılmasına araç olarak kullanılması ve de suçla korunmak istenen menfaat de dikkate alınarak değerlendirilecektir.