F L S F / Süleyman Demirel Üniversitesi Felsefe Dergisi, sa.17, ss.237-264, 2014 (Hakemli Dergi)
Arkaik Yunan toplumunda adlar yalnızca ait oldukları kişiye işaret eden birer etiketten fazlasını ifade eder. Bu bağlamda adlar ait oldukları kişi ya da nesnenin bir tür “metafor”u olarak değerlendirilebilir. Toplumsal söylem üretiminin en önemli temsilcisi olan şairler bu temel toplumsal inanışa dayanarak Arkaik Yunan Şiiri’nde özellikle kişi adlarını etkili birer anlatım aygıtı olarak kullanmışlardır. Arkaik döneme özgü bu yaklaşım MÖ 6. yüzyılın ikinci yarısından itibaren tragedyanın kurucu şairleri tarafından devralınmıştır. Bu türden ad(landırma)lar tragedya şairleri tarafından tragedyanın özelleşmiş amaçlarını gerçekleştirmek üzere ustalıkla kullanılmıştır. Bu özelleşmiş amaçlar arasında “trajik” olanın kahramanın karakterinde ya da eylemlerinde nasıl ortaya çıktığını ve onun akıbetini nasıl belirlediğini ortaya koymak ilk sıralarda yer alır. Zira “trajik” olanın tragedya sahnesinde tam olarak ortaya çıkması şairin nihai amacıdır. Bu makalede klasik tragedyayla ilgili antik tanıklıklardan başlayarak çağdaş düşüncedeki alımlanışına kadar “trajik” olanın geçirdiği tarihsel evrim süreci bağlamında bu kavrayışın anlamı tartışılacak. Bunun yanı sıra belli başlı tragedya şairlerinin eserlerinden örnekler eşliğinde “trajik” olanın ifşa edilmesinde ad(landırma)ların oynadığı önemli rol çözümlenecektir.
Names express more than an etiquette that implies only the person they belong to in Archaic Greek society. In this context names can be considered as “metaphors” of the person or thing they designate. Being one of the most important agents of discourse production, poets have used names as effective narrative instruments with regard to this basic social belief. This approach of the archaic period has been inherited by the founder poets of tragedy since the second half of the sixth century BCE. The so-called names/namings have been used ingeniously by the tragedians in obtaining the specific objectives of tragedy. Among these objectives, putting forth the emergence of the “tragic” in the hero(ine)’s character and in his/her acts, and the way in which it determines his/her doom has priority. In this article I will investigate the significance of the term “tragic” starting with the ancient testimonies about tragedy up to the contemporary reception of extant literature. Besides, I will scrutinize how names/namings represent the “tragic” in various excerpts of principle tragic poets.