Sophron: Güler Çelgin’e Armağan Yazılar, Cluzeau Filiz, Acar Özge, Ediz Okur Nilay, Taşçı Vicdan, Editör, Arkeoloji ve Sanat Yayınları, İstanbul, ss.267-286, 2023
Öz: Homerosçu mısralardan itibaren, “zorunluluk” mukadderatla ilişkili bir tür zorlayıcı güç olarak anlaşıldı. Ancak bu zorlayıcı gücün katmanlı bir görünüm kazanması erken düşünürlerin, Parmenides, Empedokles ve diğerlerinin, Klasik Atina’nın önde gelen entelektüelleri olan tarihçilerin, hatiplerin ve tragedya şairlerinin çabalarıyla mümkün oldu. Klasik Atina düşüncesinin ananke’yi, her ne kadar hayli yakın anlamlı olsalar da mecburiyet, zaruret, gereklilik gibi belirli katmanlara ayırması bu sayede gerçekleşti. Ananke’nin failleri ve ananke’ye maruz kalan münfail unsurların bulunduğu saha, mukadderatın salt dini gönderme alanından kozmolojinin daha kapsayıcı ve kuşatıcı şemsiyesine peyderpey aktarıldı. Bu geçiş sürecinin fikri kuvvetlerinin ve özellikle Klasik Atina’da müesses kılınmak istenen atmosferin yakından incelenmesi, ananke’nin, Erken ve Klasik Yunan düşüncesinde kazandığı mertebeli görünüşü daha açık kılıyor. Böyle bir mefhum mertebelenmesinin birikimli bir mahiyeti olduğuna ve kendinden önce inşa edilen mertebelerle irtibatlandırılarak yerini bulduğuna şüphe yok. Ancak ananke’nin bir mefhum olarak serencamı, özellikle Yunan düşünürlerinin hangi stratejilerle şairane bir tasavvuru katmanlı bir mefhuma dönüştürdüğünü ortaya koyuyor. Ananke’nin çok anlamlılığı uzmanların monografya düzeyinde incelemelere girişmesine neden olmuş durumdadır. Bu incelemede ise, önceki şiir ve düşünce gelenekleriyle kurulan irtibatlar sayesinde ananke’nin ana unsuru olduğu kendine has silsile-i meratib ortaya koyulacak. Böylece mertebelenmenin bir çizgi halinde değil, her seferinde meselenin en baştaki sorularına geri dönen dairevi bir hattı izlediğine işaret edilecek.
Anahtar sözcükler: Zorlama, Mecburiyet, Zaruret, Gereklilik, Moira, Aisa
Abstract: “Necessity” appeared as a coercive power related to destiny, from Homeric verses. However, the layering of this coercive power was made possible by the efforts of early thinkers, Parmenides, Empedocles, the others, historians, orators, and tragic poets, who were the leading intellectuals of Classical Athens. This is how classical Athenian thought divided ananke into certain layers such as obligation, exigence, need, although they were very close to each other. The area where the actors of ananke and the elements acted upon by ananke is gradually transferred from the purely religious reference field of destiny to the more inclusive and encompassing umbrella of cosmology. A close examination of the intellectual forces of this transitional period, and especially of the atmosphere that was intended to be established in classical Athens, makes the gradual appearance of ananke in Early and Classical Greek thought clearer. There is no doubt that such a notion gradation has a cumulative nature and finds its place in connection with the levels built before it. However, ananke’s consequence reveals the strategies with which the Greek thinkers transformed a poetic imagination into a layered notion. The polysemy of ananke has led the experts to engage in monograph-level studies. In this study, it will reveal the unique hierarchy, of which ananke is the main element, through the connections established with the previous traditions of poetry and thought. Thus, it will be pointed out that the rank does not follow a line, but follows a circular line that returns each time to the initial questions of the matter.
Keywords: Necessity, Compulsion, Obligation, Exigence, Need, Moira, Aisa
*