Sabatay Sevi, erenler, inler, cinler, mucizler ve 'halkı şirke düşürmeğe badi olmuş' bir ziyaret: Kanber Baba Türbesi


Keskin M. Ç.

Edirne Araştırmaları Sempozyumu, Edirne, Türkiye, 12 - 14 Mayıs 2022, ss.48-50

  • Yayın Türü: Bildiri / Özet Bildiri
  • Basıldığı Şehir: Edirne
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sayfa Sayıları: ss.48-50
  • İstanbul Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

3 Ekim 1667 günü, Vanî Mehmed Efendi, Edirne’deki vaazı sırasında Havsa civarındaki Kanber Baba adındaki mezarın cahil halk tarafından batıl inançlarla ziyaret edilip medet umulan bir şirk merkezi haline geldiğinden yakınır. Sultan IV. Mehmed, şeyhinin telkini sonrası türbenin yıkılmasını emreder.

Abdurrahman Hibrî’ye göre, Kanber Baba, cinnî neslinden bir çocuğun hayatını kurtarır, onu ödüllendirmek isteyen cin uluları kendilerinden bir isteği bulunup bulunmadığını sorar. Kanber Baba, kendi için bir dileği olmadığını, ancak cinlerin gazabına uğrayarak çarpılan, bedeni istila edilen insanlardan, hayatında ya da ölümünden sonra ziyaretine gelenlerin şifa bulmasını rica eder ve isteği kabul olur. Kanber Baba’nın şifa dağıttına inanılan ziyareti, her Cuma gecesi, Edirne ve çevre yerleşimlerden şifa bulmak üzere gelen yüzlerce insanı ağırlar, kurbanlar kesilen, adaklar adanan, taşı toprağı öpülen türbe dönemin popüler inanç merkezlerinden biri haline gelir.

1648 yılında mesih olduğunu duyuran İzmir Musevilerinden Sabatay Sevi, Eylül 1666’da Edirne’ye getirilmiş sultanın huzurunda sözde İslam’a ihtida ederek tüm iddialarından vazgeçmiştir. Bu dönemde ortodoks İslam otoritesine karşı bir muhalefet odağı olan tekkeler, Sevi için cazibe merkezi haline gelmiş; aynı yıl içinde yine sultanın emriyle yıktırılan Hıdırlık kült merkezini sıklıkla ziyaret etmiştir. Heterodoks İslam çevreleri, Sevi ve sözde müslüman olmuş takipçileri için daha rahat hareket alanı açmış, bir nevi kamuflaj sağlamıştır.

Rivayete göre, mesihliğin Sevi’ye nasip olmasının nedeni çocukluğundan itibaren kendisine musallat olan cinlere/şeytanlara karşı yürüttüğü amansız mücadele ve bu sırada çektiği büyük acılardır. Sevi’nin Edirne’de bulunduğu dönemlerde, ağırlıklı olarak kendi cemaatinden olmak üzere yüzlerce kişi benzer paranormal deneyimler yaşar ve sözde mesih, bedeni dünya dışı varlıklar tarafından istila edilmiş onlarca kişiyi kurtararak, bir nevi cin/şeytan çıkarma ritüeli [exorcism] uygulayarak insanlara şifa dağıtarak mucizeler ortaya koyar. Hali hazırda dünya dışı varlıkların musallat olduğu insanlar tarafından ziyaret edilen Kanber Baba kültü çevresinde gerçekleşen bu inanç sistemi, Sevi’nin paranormal mucizelerini gerçekleştimesi için oldukça uygun bir zemin oluşturmaktadır.

25 Eylül 1667 günü Sabatay Sevi’nin büyük bir mucize ortaya koyacağına inanan binlerce kişi Edirne civarında toplanır. Türbenin yıkılmasından bir hafta önce gerçekleşen cin çıkarma ve şifa dağıtma mucizesinin Edirne dışında gözlerden uzak bir ziyaret olan Kanber Baba Türbesi’nde gerçekleşmiş olabileceğini ve türbenin yıkımına neden olduğunu düşündürmektedir. Bu çalışma, Hasköy’ün yaklaşık 20 km doğusunda günümüzde Kırklareli’ne bağlı İnece Beldesi’ne bağlı önceleri Kanber Köyü, Kanber Şeyhli Köyü ve Tekkeşeyhler adını taşıyan Ulukonak köyünde bulunan Kanber Baba Türbesi’nin yıkılmasını dönemin olayları ışığında tartışır.