Adli Tıp kurumuna intikal etmiş oral implantoloji ile ilgili vakaların değerlendirilmesi


Creative Commons License

Çinar İ. Ç.

Adli Tıp Dergisi, cilt.38, sa.2, ss.143-152, 2024 (Hakemli Dergi)

Özet

Amaç: Oral implantoloji, hastaların diş eksikliklerinin dental implantlarla rehabilitasyonunu hedefleyen, cerrahi ve protetik fazları içerisinde barındıran

multidisipliner bir bilim dalıdır. İmplantların uzun yıllardır başarıyla uygulandığına dair literatürde birçok çalışma olmakla birlikte son dönemde

implant uygulamalarındaki büyük artış beraberinde başarısızlıkları da getirmiştir. Bu çalışmanın amacı oral implantoloji uygulamalarında meydana

gelen başarısızlıkların incelenmesidir.

Yöntem: Çalışmada Adli Tıp Kurumu diş hekimliği bölümüne Şubat 2018 ve Aralık 2023 tarihleri arasında intikal etmiş oral implantoloji ile ilişkili

235 vaka geriye dönük olarak incelenmiştir. Vakalar cerrahi ve protetik başarısızlıklar olarak iki ana grup ve her grup da kendi içerisinde alt sınıflara

ayrılarak değerlendirilmiştir. Çalışmaya dahil edilen hastaların ve işlemi uygulayan hekimlerin demografik özellikleri, tedavinin uygulandığı

merkezlerin statüsü (kamu/özel) ve ortaya çıkan başarısızlıklara kurul tarafından verilen komplikasyon/malpraktis kararları değerlendirilmiştir.

Bulgular: İncelenen toplam 235 vakanın %75,3’ü kadın iken erkek hastaların oranı %24,7’dir. Hastaların yaş ortalaması 45,59 ± 13,02 olarak belirlenmiştir.

Kadın hekimlerin oranı %38,3 erkek hekimlerin oranı ise %61,7, hekimlerin yaş ortalaması ise 39,79 ± 11,21’dir. Davaya konu olan merkezlerin %28,5’i

kamu kurumu, %71,5’i ise özel kliniklerdir. Başarısızlık tipleri arasında cerrahi vakaların oranı %70,2 iken protetik vakaların oranı %29,8 olarak

belirlenmiştir (p<0.05). Kurul tarafından vakaların %62,1’ine komplikasyon, %37,9’una ise malpraktis kararı verilmiştir (p<0.05). Cerrahi işlemlerde en

fazla malpraktis kararı verilen parestezi olan vakalar (%59,1), protetik işlemlerde ise estetik başarısızlıklardır (%65,2) (p<0.05).

Sonuç: Oral implantoloji hastaların diş eksikliklerinin estetik ve fonksiyonel açıdan telafi edilmesinde başarılı bir disiplin olsa da bir takım başarısızlıkları

da barındırdığı, bu başarısızlıkları asgari düzeye indirmek için detaylı anamnez ve tetkik, doğru endikasyon ve tıp kurallarına uygun teknik ile tedavi

planlamasının önemli olduğu unutulmamalıdır.

Anahtar Kelimeler: Oral implantoloji, komplikasyon, malpraktis

Objective: Oral implantology is a multidisciplinary field aimed at rehabilitating patients’ missing teeth using dental implants, which includes surgical

and prosthetic phases. Although numerous studies in the literature have demonstrated the successful application of implants over the years, the recent

surge in implant procedures has also led to an increase in failures. The purpose of this study is to examine the failures occurring in oral implantology

practices.

Methods: 235 cases were examined related to oral implantology that were referred to Forensic Medicine Institution between February 2018 and

December 2023 retrospectively. Cases were evaluated by dividing them into two main groups: surgical and prosthetic failures, with each group further

subdivided into subcategories. The demographic characteristics of the patients included in the study, as well as the demographic characteristics of the

treating physicians, the status of the centers where the treatment was applied (public/private), and the complications/malpractice decisions made by

the board regarding the failures were also evaluated.

Results: Out of the total 235 cases examined, 75.3% were female, while the proportion of male patients was 24.7%. The average age of the patients

was determined to be 45.59 ± 13.02 years. The ratio of female physicians was 38.3%, while the ratio of male physicians was 61.7%, with a mean age of

39.79 ± 11.21 years. Regarding the centers involved in the cases, 28.5% were public institutions, while 71.5% were private clinics. The rate of surgical

cases among failure types was 70.2%, while the rate of prosthetic cases was 29.8%. The board ruled complications in 62.1% of cases and malpractice in

37.9% of cases (p<0.05). Among surgical procedures, cases involving paresthesia received the highest malpractice decision (59.1%), while in prosthetic

procedures, cases involving aesthetic failures were predominant (65.2%) (p<0.05).

Conclusion: While oral implantology is successful in compensating for patients’ missing teeth from both aesthetic and functional perspectives, it also

entails certain failures. To minimize these failures, detailed anamnesis and examination, proper indication, and adherence to medical principles in

treatment are crucial factors to consider.

Keywords: Oral implantology, complication, malpractice