Arapça Güfte ve Metinlerin Türk Din Müsikisindeki Yeri


Creative Commons License

Demirci M.

LAMBERT Academic Publishing, Chisinau, 2024

  • Yayın Türü: Kitap / Araştırma Kitabı
  • Basım Tarihi: 2024
  • Yayınevi: LAMBERT Academic Publishing
  • Basıldığı Şehir: Chisinau
  • İstanbul Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

İslam medeniyetini oluşturan unsurların içerisinde sanat ve estetik tasavvufî düşünce sisteminin pratiklerini yürüten kurumların üretken yapısıyla bütünleşerek her dönemde ağırlığını hissettirmiş, kültürü, edebiyatı, sanatı, folkloru ve estetik zevklerine ait karakteristik özelliklerini yansıttığı gelenekleriyle insanlığa çok zengin bir miras bırakmıştır. Eskilerin “lisân-ı elhân” dedikleri “nağmelerin dili” olan musiki insanların duygu ve sezgileri üzerindeki olağanüstü etkileri sebebiyle tarih boyunca ön planda olmayı başarmıştır. Güzel sözleri, metinleri, manzumları güzel nağmelerle buluşturan musiki sanatı hangi dilde olursa olsun dinleyenlerin gönül dünyasında derin izler bırakmaya devam etmektedir. Özellikle ilahi metinlerin ve bu metinlerden mülhem olarak kaleme alınan manzumların dinî duyguları harekete geçirici özelliği, manevi coşkunluğa sevk edici niteliği sebebiyle mabetlerde ve tekkelerde yoğun bir şekilde kullanıldığı bilinmektedir. Camilerde sadece insan sesine dayalı olarak zahidâne bir üslup içerisinde güzel sesli imamlar ve müezzinler tarafından icra edilen musiki sanatı Ku’rân-ı Kerîm kıraati başta olmak üzere ezan, kâmet ve salâ gibi formlarla ibadethanelerin cazibe merkezi olmasına katkı sağlamıştır. Tekkeler aktif oldukları dönemlerde İslam medeniyetinin düşünce, kültür, edebiyat ve ibadet alanlarına olduğu gibi sanat dünyasına da büyük zenginlik kazandırmıştır. Tarikat erbabı tarafından “nutk-ı Şerif” olarak isimlendirilen, mutasavvıf şairlerin didaktik mahiyetteki manzum sözlerinden, nasihatlerinden alınmış olan ilâhiler, kasideler, na’tlar, mevlîd-i şerifler, miraciyeler, tevşihler, şuğuller ve  diğer bazı formlar tekkelerde hayat bulmuştur. Osmanlı döneminde vücut bulan dinî musiki  eserleri İslam coğrafyasında yaşayan bütün Müslüman toplumlara hitap eder niteliktedir ve Türkçe başta olmak üzere Arapça, Farsça dillerinde yazılmış güfte ve metinlere sahip beste formlarından oluşmaktadır. Bilindiği üzere Kur’ân dili ve doğal olarak ibadet dili olan Arapça’nın dinî musikiye ait güfteleri ve metinleriyle bu alandaki etkinliği derinden hissedilmektedir. Biz bu araştırmamızda Arapça güfte ve metinlerin Türk Din Musikisindeki yerini ortaya koymaya çalıştık. Arapça güfteli dinî musiki formlarının tespitine ve bu alandaki müzik eserlerine ilişkin çok sayıda akademik çalışmalar yapıldığını bilmekteyiz. Farklı olarak    bu çalışmanın amacı Arapça güfte ve metinlerin Türk Din Musikisi formları ve bu formlara ait repertuar içerisindeki yerine, yoğunluğuna ve yansımalarına dair derli toplu bir fotoğraf ortaya koymaktır. Bu meyanda Arapça güfteli dinî musiki formları hakkında fikir vermesi bakımından her bir form için örnek eserler seçerek nota kayıtlarına yer verdik.