Türkiye Politik Çalışmalar Dergisi, cilt.2, sa.1, ss.19-29, 2022 (Hakemli Dergi)
Doğu Akdeniz’de keşfedilen gaz rezervleri ve tahmini rezervler, bölgedeki jeopolitik dengeleri değiştirmiş, devletler arasındaki ilişkileri etkilemiştir. Doğu Akdeniz’e kıyısı bulunan bazı ülkeler, deniz alanları için Münhasır Ekonomik Bölge ilanında bulunmuş, bunun üzerine üçlü ittifaklar ortaya çıkmıştır. Gaz rezervlerinin yeni pazarlara nasıl ulaştırılacağına dair konuşulan boru hattı veya LNG projeleri, Türkiye ve KKTC dışarıda bırakılarak kurulan İsrail-Kıbrıs-Yunanistan veya Yunanistan-Mısır-Kıbrıs ittifaklarının enerji güvenliği çıkarlarını sağlamak üzere planlanmıştır. Dolayısıyla, Türkiye bölgede kendi hakkını aramak durumunda kalarak bu ittifaklara karşı bir duruş sergilemiştir. Son gelişmelerle birlikte, ittifaklar ve Türkiye arasındaki ilişkiler farklılaşmaya başlamıştır. Deniz kıyısı en uzun iki ülke olarak, bölgedeki aktörler arasından Mısır ve Türkiye’nin ilişkileri, Doğu Akdeniz’deki enerji projeleri ve bölgesel istikrar açısından oldukça önemli görünmektedir. Bu çalışmanın amacı, Doğu Akdeniz’de gerçekleşen keşiflerin ve sonuçlarının, Mısır-Türkiye ilişkilerini nasıl etkilediğini incelemektir. Araştırmanın sonucuna göre, bölgedeki diğer aktörlerin Türkiye’yi dışarıda bırakarak kararların, Mısır-Türkiye ilişkilerini olumsuz etkilediği düşünülmektedir. Fakat, son gelişmeler dikkate alınarak, ılımlı politikalara dönüş yapan iki ülkenin yakın temaslarda bulunduğu saptanmıştır. Bu temaslar deniz sahaları üzerine bir anlaşmayla neticelendiği takdirde, iki ülkenin de avantaj sağlaması beklenmektedir.