17. Ulusal Türk El ve Üst Ekstremite Cerrahisi Kongresi , İstanbul, Türkiye, 16 - 20 Kasım 2020, ss.25-26
Amaç: “Avuç içinde başparmak” deformitesi nedeniyle
opere edilen hastaların sonuçlarını fonksiyonel açıdan
değerlendirmektir.
Yöntem: 2004-2019 yılları arasında opere edilen; ortalama
yaşı 19 (8-49) olan 37 hasta (25 serebral palsi (12 tanesi
pediatrik), 4 artrogripozis, 2 yanık kontraktürü, 3 konjenital
deformite, 2 travma sonrası kontraktür ve 1 OBPP)
retrospektif olarak değerlendirildi. Cerrahide; 1. web
aralığı Z-plasti ile uzatıldı. Radial arterin dalları korunarak
adduktor pollicis kası ve 1. dorsal interosseöz kas ve
fasyaları gevşetildi. Postoperatif dönemde; 6-8 hafta statik
splintleme ve devamında 8-16 hafta rehabilitasyon eşliğinde
dinamik splintleme uygulandı. Hastalar, sık aralıklarla, el
rehabilitasyon ünitesince takip edildi. Ortalama takip süresi
6 yıl (1-13) olan hastalarda; başparmak aktif eklem hareket
açıklıkları (karpometakarpal eklemden gerçekleştirilebilenmaksimum abduksiyon ve ekstansiyon ile metakarpofalangeal
ve interfalangeal eklemden gerçekleştirilebilen maksimum
fleksiyon) ölçüldü. Kaba ve ince kavrama becerileri pinchmetre ile ölçüldü (Key-pinch, Tip-to-tip Pinch, Üçlü
Pinch ve JAMAR). Pediatrik CP hastalarında uzun dönem
sonuçları ortaya koyabilmek için 5 seviyeli MACS skorları
(Manual Ability Classification System) hesaplandı. Veriler
hastaların sağlam tarafları ile karşılaştırıldı ve kendi içlerinde
kıyaslamalar yapılarak literatür eşliğinde değerlendirildi.
Bulgular: Hastaların başvuru zamanındaki şikayetlerinde
iyileşme izlendi. Hastaların önemli bir kısmında, ameliyat
sonrası erken dönemde şikayetlerde belirgin düzelme
görülürken, bu zamandan sonra şikayetler tekrar görülmeye
başlandı. Uzun dönem takiplerde; hastaların önemli
kısmında; hem ince hem kaba kavrama fonksiyonlarında
azalma görüldü. Aktif eklem hareket açıklıklarında ve kavrama
becerilerinde düşüşe karşın; pediatrik yaş grubundaki CP
hastalarında MACS skorlama puanlarında iyileşme izlendi.
Sonuçlar: Avuç içinde başparmak deformitesi, başta spastik
CP’de görülen ve el fonksiyonlarını ileri derecede bozan bir
deformitedir. Elin fonksiyonel kullanılabilmesi için yüzeyel ve
derin dokularda görülen tüm kontrakte yapıların gevşetilmesi
gerekir. Uygulanan cerrahilerin başlangıçta iyi sonuçları
olmasına karşın, uzun dönemde nüks olasıdır. Erken dönemde
yapılan gevşetmelerin haricinde, statik ve dinamik splintleme
ile birlikte sürdürülecek uzun vadeli rehabilitasyon ile başarılı
sonuçlar almak mümkündür.
Purpose: To evaluate the results of the patients who were operated for the “thumb in the palm” deformity from a functional point of view. Method: Operated between 2004-2019; 37 patients (25 cerebral palsy (12 of them pediatric), 4 arthrogryposis, 2 burn contractures, 3 congenital deformities, 2 posttraumatic contractures and 1 OBPP) with a mean age of 19 (8-49 years) were evaluated retrospectively. In surgery; The 1st web gap was extended with Z-plasty. The branches of the radial artery were preserved, and the adductor pollicis muscle and the first dorsal interosseous muscle and fascia were relaxed. In the postoperative period; Static splinting for 6-8 weeks followed by dynamic splinting for 8-16 weeks accompanied by rehabilitation was applied. The patients were followed up frequently by the hand rehabilitation unit. In patients with a mean follow-up period of 6 years (1-13); Thumb active range of motion (maximum abduction and extension from the carpometacarpal joint and maximum flexion from the metacarpophalangeal and interphalangeal joint) were measured. Coarse and fine grasping skills were measured with pinch meters (Key-pinch, Tip-to-tip Pinch, Triple Pinch, and JAMAR). In order to reveal long-term results in pediatric CP patients, 5-level MACS scores (Manual Ability Classification System) were calculated. The data were compared with the healthy sides of the patients and evaluated in the light of the literature by making comparisons among themselves. Results: Improvement was observed in the complaints of the patients at the time of admission. While a significant improvement was observed in the complaints in the early postoperative period in a significant part of the patients, the complaints started to appear again after this time. In long-term follow-ups; in the majority of patients; Both fine and coarse grip functions were decreased. Despite the decrease in active joint range of motion and grasping skills; Improvement was observed in MACS scoring scores in CP patients in the pediatric age group. Conclusions: Thumb deformity of the palm is a deformity that is primarily seen in spastic CP and severely impairs hand functions. In order for the hand to be used functionally, all contracted structures in the superficial and deep tissues must be loosened. Although the applied surgeries have good results at the beginning, recurrence is possible in the long term. It is possible to obtain successful results with long-term rehabilitation to be continued with static and dynamic splinting, apart from the early releases.