Akademik Perspektiften İlahiyat, Nesrişah Saylan, Editör, Yaz Yayınları, Afyonkarahisar, ss.71-88, 2025
Önerme, semantik ve sentaks açısından incelendiğinde,
gerçek ile onu temsil eden ifadenin, dilin ve mantığın
olanaklarına göre çeşitli biçimlerde denkleştiği görülür. Gerçeği
oluşturan temel yapılar, dilsel ve düşünsel düzlemde önerme
formuna bürünerek, varlığın dildeki ve düşüncedeki temsiline
kaynaklık eder. Bu bağlamda, öncelik ve sonralık hem
önermenin yapısında hem de temsil ettiği gerçeklikte
çözümlenmeye çalışılır.
İfadenin dilsel dizilimi ile onun temsil ettiği gerçeğin
kendinde hâli, bu yönüyle mantığın inceleme alanına girer.
Anlam ile lafız arasındaki denkleşmenin analizinde, çoğu zaman
anlamın kendi içsel yapısının nasıl bulunduğu göz ardı edilse de
ifadenin temsil ettiği şeyin, sözdeki anlamlar kadar farklı
biçimlerde varlık kazanması ve bu farklılıkların da aralarındaki
ilişkiye göre bir tür öncelik-sonralık taşımaları mümkündür. Bu
noktada, sentaks ile semantik arasındaki yorumların mantık
çerçevesinde felsefi olarak incelenmesi, mantığın mahiyetine dair
çözümlemelere katkı sunar.
Bu bağlamda önemli bir dipnot olarak, bir der kenar
notu (Fâide, 002305-VII, s. 33a), söz, anlam ve hüküm açısından
1 Bu kitap bölümü, İstanbul Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Doktora
Programı, “Mantık Felsefesinde Önermenin Kurulumu Problemi” Başlıklı, İstanbul
Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Mantık Anabilim Dalı Doktora Tezi tez aşaması
sürecinde tezden üretilmiştir.
2 Arş. Gör., İstanbul Üniversitesi, İlahiyat Fakültesi, Mantık Anabilim Dalı,
osmankurt@istanbul.edu.tr, ORCID: 0000-0002-3348-9020.öncelik-sonralık meselesini tartışır. Benzer biçimde, Gelenbevi
de aynı meseleyi farklı örnekler üzerinden açıklamaya çalışır
(Gelenbevi, 1262, s. 28). Doğrudan olmasa da dolaylı bir
biçimde, Sekkaki ile Teftazani arasında geçen icaz, itnab ve
müsavat konuları da bu meseleyle, anlam dünyasının düzeni
bağlamında ilişkilendirilebilir. (Teftazani, 2009, ss. 787-788)
Tüm bu tartışmalar, mantığın konusunun doğrudan
mananın (anlamın) kendisi olduğu kabulüyle ele alındığında,
kayda değer çözümlemeler olarak karşımıza çıkar.
Önermede Semantik ve Sentaks başlığı altında,
mantığın temel konusu olan mana kavramı derinlemesine
incelenmektedir. İlk olarak, Mantığın Konusu: Mana başlığı
altında, önermeyi oluşturan anlamın, dilsel ifadelerden bağımsız
bir gerçeklik taşıdığı ve mantığın esas odağını oluşturduğu
vurgulanacaktır. Ardından, Anlam ve Lafız Dengesi başlığıyla,
klasik dil ve mantık düşüncesinde anlam ile lafız arasındaki
hassas denge ele alınarak, Teftazani ve Sekkaki gibi önemli
düşünürlerin bu bağlamdaki farklı yaklaşım ve modelleri
değerlendirilecektir. Son olarak, Semantik ve Sentaktik Gerilim
başlığı altında, anlam ve yapısal düzen arasındaki çatışma ve
uyum sorunları tartışılarak, önermenin doğru anlaşılması ve ifade
edilmesinde ortaya çıkan karmaşık dilsel dinamikler analiz
edilecektir.
Bu çerçevede çalışmamızda, semantik ve sentaktik
boyutların birlikte ele alınmasının önemi ve mantığın bu iki alan
arasındaki kurduğu ilişki ortaya konacaktır.