33. Ulusal Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Kongresi, Aydın, Türkiye, 7 - 11 Mayıs 2024, ss.374, (Özet Bildiri)
Giriş: 2023 Türkiye Depremi 50.000'den fazla can kaybına, çok sayıda kişinin göç etmesine ve geniş çaplı maddi kayıplara yol açmıştır. Yaşanılan maddi kayıpların yanında büyük afetlere maruz kalan çocuk ve ergenler psikiyatrik bozukluklar açısından yüksek risk altındadır. Afetlere maruz kalan çocuk ve ergenlerde psikiyatrik bozuklukların yüksek oranlarda görüldüğü bilinmektedir. Afetin yanı sıra ebeveyn kaybı, çocukların çocukluk döneminde yaşayabileceği en stresli yaşam olaylarından biridir. Ebeveyn kaybının çocuklarda ve ergenlerde derin bir krize neden olması beklenir. Afetlerde afete ek olarak ebeveyn kaybı yaşamak psikiyatrik bozukluklar açısından ek bir risk faktörüdür. Uzamış Yas Bozukluğu, 2022 yılında yayınlanan DSM-5-TR’de diğer psikiyatrik bozukluklardan bağımsız bir klinik tanı olarak yer almıştır. Yeni bir tanı olan uzamış yas bozukluğunun sıklığı ve risk faktörlerine yönelik sınırlı sayıda çalışma bulunmaktadır.
Amaç: Bu çalışmada 2023 Türkiye Depremi’nde ebeveyn kaybı yaşayan çocuk ve ergenlerde uzamış yas bozukluğunun yaygınlığını araştırmak ve uzamış yas bozukluğunun gelişimini yordayan faktörleri araştırmak amaçlanmıştır.
Metod: Çalışma prospektif uzunlamasına gözlem çalışması olarak dizayn edilmiştir. Depremde ebeveyn kaybı yaşayan 147 çocuk ve ergen çalışmanın örneklemini oluşturmuştur. İlk değerlendirmede sosyodemografik veri formunun haricinde yas belirti şiddetini değerlendirmek için Uzamış Yas Ölçeği Çocuk Versiyonu, yaygın anksiyete bozukluğu ve major depresif bozukluk belirti şiddetini değerlendirmek için Revize Edilmiş Çocuk Anksiyete ve Depresyon Ölçeği Çocuk Versiyonu, travma sonrası stres bozukluğu belirti şiddetini değerlendirmek için Revize Edilmiş Çocuk Olayın Etkisi Ölçeği, algılanan hayat kalitesini değerlendirmek için Sağlıkla İlişkili Yaşam Kalitesi Ölçeği Çocuk Versiyonu uygulanmıştır. İlk değerlendirme 16 Haziran – 20 Temmuz tarihleri arasında yapılmıştır. İkinci değerlendirmede uzamış yas bozukluğunun sıklığını ve şiddetini değerlendirmek için Uzamış Yas Ölçeği Çocuk Versiyonu 1 Kasım – 1 Aralık tarihleri arasında uygulanmıştır.
Sonuç: Depremden 9 ay sonra 147 çocuğun %19.7’si uzamış yas bozukluğu tanı kriterlerini karşılamıştır. Uzamış yas bozukluğu şiddeti şunlarla korele olduğu bulunmuştur : yas belirti şiddeti (r = 0.54 p < 0,001); major depresif bozukluk belirti şiddeti (r = 0.52 p < 0,001); travma sonrası stres bozukluğu belirti şiddeti (r= 0.45 p = 0,001); yaygın anksiyete bozukluğu belirti şiddeti (r = 0.41 p < 0,001); bedensel iyilik(r < -0.39 p < 0,001); ruhsal iyilik(r = -0.48 p < 0,001); otonomi ve ebeveyn ile ilişkiler(r = -0.37 p < 0,001); okul çevresi(r = -0.23 p < 0,05). Tek değişkenli ikili lojistik regresyon analizinde kız cinsiyet, yaygın anksiyete bozukluğu belirti şiddeti, major depresif bozukluk belirti şiddeti, bedensel iyilik, ruhsal iyilik, okul çevresi hayat kalitesi skorlarının uzamış yas bozukluğunu yordadığı bulunmuştur. Çok değişkenli ikili lojistik regresyon analizinde iki ebeveynin depremde kaybedilmesinin ve major depresif bozukluk belirti şiddetinin uzamış yas bozukluğunu yordadığı gösterilmiştir.
Tartışma: Uzamış yas bozukluğu 2023 Türkiye Depremi’nde ebeveyn kaybı yaşayan çocuk ve ergenlerde önemli bir oranda görülüyor olması dikkat çekicidir. Uzamış yas bozukluğunun gelişimine yönelik risk faktörlerinin bilinmesi yas süreci esnasında uygulanabilecek uzamış yas bozukluğuna yönelik koruyucu ruh sağlığı hizmetlerinin geliştirilmesini sağlayabilir ve risk altında olan gruba yönelik tarama ve erken tanılama imkanı sağlayabilir. Yas süreci sırasında bireyde gelişen psikopatolojilerin tanımlanması ve tedavisi uzamış yas bozukluğu gelişimi açısından önemli bir parameter olabilir.