Nobel Yayın Dağıtım, Ankara, 2020
Günümüzde dünya ekonomileri, Covid-19 krizi ile mücadele hâlindedir. Arz şoku ile başlayan süreç, talep şoku ile birleşerek küresel ekonomiyi durgunluğa doğru çekerken arz ve talep arasında yükselmekte olan duvar, finansal piyasaların işleyişine olumsuz etki etmektedir. Gerek para ve maliye politikaları gerek uluslararası kuruluşların destek paketleriyle krize çözüm üretilmeye çalışılmaktadır. Küreselleşmenin farklı bir yöne doğru evrilmekte olduğu bu yeni şartlarda ekonomik birimler, faaliyetlerini çok daha yoğun olarak teknolojik imkânlarla gerçekleştirmeye yönelmişlerdir.
2008 küresel finans krizi ertesinde finansal sistem yoğun olarak sorgulanmaya başlanmışken Satoshi Nakamoto, bitcoini, finansal sistemin aracılık fonksiyonunu gerektirmeyecek bir araç olarak dünyaya takdim etmiştir. İzleyen süreçte yaşanan gelişmeler merkez bankalarını da kendi dijital para birimlerini geliştirmek üzere çalışmalar yapmaya sevk etmiştir.
Kâğıt ve madeni paranın, salgın önlemi olarak merkez bankaları tarafından karantinaya alındığı ve ekonomik birimler tarafından daha az kullanılmaya başlandığı günümüzde, dijitalleşme sürecinin hız kazanması beklenmektedir. Bu süreçte, blokzinciri ve dağıtık defter teknolojileri oyun değiştirici olacaktır.
Bu kitap söz konusu dönüşümü inceleyerek bitcoin, alternatif kriptoparalar, blokzinciri ve dağıtık defter teknolojilerini ekonomik ve finansal sistemin işleyişi açısından ele almakta ve değerlendirmektedir. Bunu yaparken; paranın gelişimini, paraya ve onu ihraç eden kurumlara zaman içerisindeki bakış açısını, blokzincirinin kullanım alanlarını, akıllı sözleşmeleri, ICO, IEO, STO uygulamalarını, sabit fiyatlı kriptoparaları, ülkelerin kriptopara ve blokzinciri teknolojisine yaklaşımlarını ve nihai olarak merkez bankalarının merkez bankası dijital para birimi konusundaki çalışmalarını analiz etmektedir.