Nazariyat ve Teknik Boyutuyla - Ses Dünyamızda Yeni Ufuklar


YARMAN O. U.

Artes Yayınları, İstanbul, 2010

  • Yayın Türü: Kitap / Mesleki Kitap
  • Basım Tarihi: 2010
  • Yayınevi: Artes Yayınları
  • Basıldığı Şehir: İstanbul
  • İstanbul Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Sunus¸

Klasik Türk musikisi üzerine son onyıllarda yazılan kitaplar arasına bir yenisi katılıyor. Ancak, bu defaki, bariz biçimde farklı bir yayın.

Farklı, çünkü, yazarımız, Klasik/modern Batı müzigˆi egˆitimini yurtdıs¸ında tamamlamıs¸ genç bir piyanist ve besteci. Bu kimligˆiyle, yani “dıs¸arıdan biri olarak”, musikimizin artık neredeyse kemikles¸mis¸ güncel nazarî - teknik meselelerine egˆiliyor. Kitaptaki pek çok özgün yaklas¸ım bence bu olgudan besleniyor.

Farklı, çünkü bu kitap musikimizle ilgili yüzlercesine kıyasla, içerigˆi itibariyle alanında hep özlenen bir standartı yakalıyor... Üslup ve pedagojiye yaklas¸ım dıs¸ında aralarında fazla fark görünmeyen pek çok emsaline kıyasla, müzik teorisinin dünyada ulas¸tıgˆı seviyeyi, gelis¸kin teknik ve terminolojik bir dil kullanarak yansıtıyor. Yazar, alanındaki digˆerlerinin sıklıkla yaptıgˆı gibi dünyadaki örnekleri incelemeden, sırf masabas¸ında ve kagˆıt üstünde fikir yürütmekle yetinmiyor... Uzak ufuklarda olup bitenlerin bilincinde, teknoloji ve uygulama destekli analizler yapıyor ve yeni, çarpıcı öneriler sunuyor.

Bunlar arasından en önemlisi oldugˆunu düs¸ündügˆüm tamperamanlar konusundaki çalıs¸malarına biraz daha yakından egˆilmek istiyorum:

Günlük hayatta “Bizim müzigˆimiz komalıdır” benzeri cümleleri sıkça is¸itiriz. Bunu söyleyenler, zımnen “Öteki müzikler (özellikle Batı müzigˆi) tamperedir, yani sesleri bozuktur(!)” demeye getirirler. Ama sohbet biraz daha ilerlerse, “Bizde bir tam ses 9, bir oktav 53 komadır” diye eklemeyi de ihmal etmezler... Peki, 12-tET (12-ton Es¸it Temperaman) tamperedir da 53- tET degˆil midir? Yoksa “sesleri bozuk” olan sadece 12 es¸it bölünme midir?.. Ya kökleri tâ Sümerlere dayandırılmaya çalıs¸ılan Klasik Türk musikisi nazariyatının, 17. yüzyılda kes¸fedilmis¸ logaritma hesaplarını kullanmayı gerektiren (oktavda perde adedi 53 de olsa) bir Es¸it Temperamanla açıklanmaya çalıs¸ılmasına ne denebilir?.. Bizdeki birçok nazariyat kitabına egemen olan ezbere dayalı, çelis¸kili zihniyeti Ses Dünyamızda Yeni Ufuklar’da göremeyeceksiniz... Çünkü yazarımız, hem bes¸ yüzyıl önceden bas¸layarak Batıda düzinelercesi matematiksel yönleriyle tanımlanmıs¸ tamperamanları incelemis¸, hem de mikrotonal müzik aleminde yapılagelenleri uzunca bir süredir yakından takip ediyor.

Bu yayın s¸u açıdan da farklı: I·leri sürülen hemen her yeni iddia uygulamaya dökülerek, canlı örneklerle pekis¸tiriliyor... Pekis¸tirme araçları, kars¸ımıza kimi zaman bir kanun, tanbur gibi ete kemigˆe bürünmüs¸ olarak çıkıyor, kimi zaman da son müzik teknolojileri kullanılarak üretilmis¸ ses dosyaları s¸eklinde... Bu yaklas¸ım, gereksiz birçok tartıs¸manın önünü hemen kesiyor.

Türk musikisiyle, bu alandaki üstadlara kıyasla daha yakın bir geçmis¸ten beri ilgileniyor olmasına ragˆmen, genç dostum Ozan Yarman, camiamızda fikirleriyle ve eserleriyle artık tanınıyor... Nitekim, kitabına yerles¸tirdigˆi yazılarının çogˆu internetteki yerli/yabancı forumlar, web siteleri, kongreler ve sempozyumlarda dile getirdigˆi, bazıları daha önce hiç telaffuz edilmemis¸ görüs¸lerinden olus¸uyor. Bu görüs¸leri sabırla, bazen de kendine özgü ısrarlarla çes¸itli platformlarda ele almıs¸ olmasına kars¸ın; Ozan’ın yazılarını böyle bir kitapta toplamıs¸ olması, yogˆun emekler sonucu belgeles¸en çok yararlı bir bas¸vuru kaynagˆının ortaya çıkmasını sagˆlamıs¸tır.

Son 50 – 60 yıldır çes¸itli basın-yayın organlarında yer alan musiki nazariyatımızla ilgili polemikler, ilgilenenlerin malumudur. Bunlar arasında oldukça sert geçen tartıs¸malara da rastlamıs¸ızdır. Fakat bu polemiklerin yararlı olmadıgˆını söylemek bence mümkün degˆildir... Musiki gelenegˆimiz esasen biraz polemikçiligˆe dayalıdır diye düs¸ünüyorum. Üstelik günümüzde internetin sundugˆu yeni olanakların da katkısıyla, tartıs¸maların daha sık ve yaygın oldugˆunu da söyleyebiliriz... Elinizdeki kitapta yer alan bazı yazılar, polemik yanları agˆır basan, ama bir o kadar da düs¸ündürücü örneklerdir. Edebiyat ve siyaset dünyamızda eskiden beri varolan polemiklerin heyecanla takip edilmesinin bir nedeni de, herhalde tartıs¸maların zaman içinde artan dozu olsa gerektir. Bu kitapta da, bazı yazıların, Ozan’a has bir üslupla yükselen temposunu nefesinizi tutarak okuyabilirsiniz.

Sunus¸ yazımı, Türk musikiyle ugˆras¸an bazı kis¸ilerin tasvip etmeyecegˆini çok iyi bildigˆim, fakat en azından denenmesinin kaçınılmaz oldugˆunu düs¸ündügˆüm bir hususa temas ederek bitirmek istiyorum:

Bu kitaptaki hemen her yazıda, yazarın “makamsal çokseslilik” konusuna kafa yordugˆu, önerdigˆi ses sistemlerini kurgularken is¸in bu boyutunu hep öne çektigˆi yahut dikkate aldıgˆı görülecektir. Bu, kestirmeden “Batıcılık” diyerek bas¸tan savus¸turulabilecek bir yönelis¸ degˆil. Bu dogˆrultuda bilimsel çalıs¸malar yapılarak makbul bir sistemin tes¸ekkülü, Türk musikisinin bugün revaçtan düs¸mesine yol açan kos¸ulların bir nebze de olsa hafiflemesine hizmet edebilecektir inancındayım.

Ozan Yarman’ın ilk kitabı Ses Dünyamızda Yeni Ufuklar, müzigˆimizin yükselmesine adanmıs¸ önemli bir hizmet olarak öne çıkmaktadır.

M. Kemal Karaosmanogˆlu