Türkiye Klinikleri Journal of Urology Special Topics, vol.11, no.1, pp.49-55, 2018 (Peer-Reviewed Journal)
ABSTRACT
The circumcision of boys, being a medical intervention as well as a religious duty, gives rise to a number of discussions in Turkey as well as in Western countries. After laying out the religious foundations of circumcision, this paper analyses ethical viewpoints of opponents and supporters of this procedure. At the end of this analysis, it is shown that two ethical principles are in conflict with each other: On the one hand, a non-medically indicated surgical intervention is carried out on a child that is too young to give consent (principle of bodily integrity), while at the same time a religious duty is performed that members of the faith consider to be important (principle of freedom of religion, and in particular the right to perform religious duties). As a result, it is maintained that this surgical procedure, which is very important to Muslims and which also involves a dimension of cultural identity, can be ethically accepted. The arguments upon which this acceptance is based are explained and conditions for the acceptance specified.
Keywords: Circumcision of boys; best interest of the child; freedom of religion; violation of bodily integrity; prevention
ÖZET
Erkek çocuğun sünneti hem bir tıbbi müdahale, hem de dini bir vecibeyle ilgili olmasından dolayı ülkemizde ve batılı ülkelerde farklı tartışmalara konu olmaktadır. Bu makalede konunun dini temellerine değinildikten sonra sünnete karşı olan ve taraftar olan etik görüşler analiz edilmiştir. Bu analizin sonucunda iki etik ilkenin birbiriyle çatıştığı tespit edilmiştir. Bunlardan birincisi tıbbi bir zorunluluk olmamasına rağmen rıza verecek yaşta olmayan bir çocuğa cerrahi bir müdahalenin yapılması (beden bütünlüğüne zarar vermeme ilkesi), diğeri ise o dinin mensupları tarafından önemli addedilen dini bir vecibenin yerine getirilmesidir (din özgürlüğü ve bu bağlamda dini vecibeleri gerçekleştirme hakkı). Müslümanlar tarafından çok önemli addedilen ve bunun ötesinde kültürel kimlik boyutunu da içinde barındıran bu cerrahi müdahalenin etik açıdan kabul edilebilir sonucuna varılmıştır. Bu kabulun dayanmış olduğu argümanlar açıklanmış ve bu kabul için hangi şartların gerekli olduğu belirtilmiştir.
Anahtar Kelimeler: Erkek çocuğun sünneti; çocuğun yüksek menfaati; din özgürlüğü; beden bütünlüğüne zarar verme; prevensiyon