VII. İSLAM HUKUKU LİSANSÜSTÜ ÖĞRENCİ SEMPOZYUMU, İstanbul, Turkey, 22 - 23 October 2021
Modern öncesi süreçte iletişim ve ulaşım araçlarının yeterince gelişmemiş
olması nedeniyle devlet iktidarının taşrayla ilişkisi ve taşraya müdahalesi
oldukça sınırlı bir yapı arz etmektedir. Bunun yanında modern öncesi süreçte
genel olarak sapkınlığın belirlenmesi noktasında yetki, din ve toplum arasında
paylaşılmış bir vaziyettedir. Sapkınlığın belirlenmesinde önemli bir rol
üstlenen iktidar ise dinin müsaade ettiği noktalarda faaliyet
gösterebilmektedir. Dolayısıyla modern öncesi süreçte iktidarın toplumsal
kontrol faaliyetleri oldukça sınırlıdır. Modernleşme ile birlikte iletişim ve
ulaşım araçları gelişmiş, toplumu oluşturan bireyler ile iktidar ilişkisi daha
dolaysız hale gelmiştir. Böylece iktidarın faaliyet alanı genişlemiş ve toplumu
kontrol olanakları artmıştır. Ayrıca modernleşme ile birlikte devletin kendisi
suçun mağduru haline gelmiş ve devlet kendi varlığını ve işleyişini tehlikeye
düşürecek olan faaliyetleri sapkınlık olarak niteleyerek bu tür faaliyetler
karşısında çeşitli kontrol mekanizmaları geliştirmiştir. Yani modern öncesi
süreçte sapkınlığın temel belirleyici Tanrı iken modernleşme ile birlikte Tanrı
adına konuşan devlet, sapkınlığın belirleyicisi ve mağduru haline gelmiştir.
Durum böyle olunca söz konusu sapkınlıkları kontrol etmek amacıyla toplumsal
kontrol mekanizmaları geliştirilmiş veya var olan yapı ve kurumların temel
amaçlarından biri toplumu kontrol etmek olmuştur. Bu noktada hukuk ve hukukun
uygulanma organları da toplumsal kontrol bakımından evrim yaşamış ve hukukun en
temel amaçlarından biri toplumun kontrolü olmuştur. Bu tebliğde modern
kontrolcü devletin temel özellikleri ve toplumsal kontrol aracı olarak hukuk
incelenecektir.