GEZEGENLERİN İÇ YAPISI VE EVRİMİ (GİYE; sunu videosu: https://www.youtube.com/@gezegenlerianliyoruz), İzmir, Türkiye, 29 - 30 Kasım 2023, cilt.1, sa.1, ss.22-23
Dar Bant Görüntüleme Yönteminin Güneş Sistemi Bölgesine Uygulanması
https://giye.ege.edu.tr
(30 dakika) Motivasyon. Birçok çift yıldız sisteminde, bileşenler arasındaki uzaklık, Güneş’in dev gezegenlerine olan uzaklığı mertebesindedir. Günümüzde ötegezegenlerin keşfedilen ve teyidi gerçekleştirilenlerin sayıları dört haneli rakamlar mertebesine ulaşması ve zamanla bu sayı hızla artması ile gezegenlerin oluşmasında aşılmaz güçlükler olabileceği yolundaki düşünceleri tartışma dışına çıkarmıştır. Güneş Sistemi dışında bulunan bu ötegezegenler istisna olmaktan çıktılar; neredeyse standart durum oldular. Dolayısı ile, gezegen oluşum sürecinin artık o kadar da seyrek bir olay olmadığı bilinmektedir ve gezegen oluşturmak için aşırı olağan dışı koşullara gereksinme yoktur. Ancak, (1) bulunan ötegezegen sistemlerinin hiçbiri özellikleri açısından Güneş Sistemimize benzememektedir. Yani bu alandaki bilgilerimizdeki boşluk, gerçek anlamda sürmektedir. (2) Yıldız oluşum sürecinin bir parçası olarak gezegen oluşumunun ne derece yüksek veya düşük olasılıklı bir olay olduğunu henüz iyi bilmiyoruz. (3) Halen bir yıldız ve gezegenleri veren koşulların, gezegensiz bir ya da daha fazla yıldız veren koşullardan farkının ne olduğu henüz açık değildir. (4) Kuiper Kuşağı ile Oort bulutu arasındaki on binlerce AB yarıçaplı alanın hemen hemen hiç haritası çıkarılmamıştır.
(5) Aynı zamanda Merkür ile Güneş arasındaki bölge hakkında da çalışmalar devam etmektedir. (6) Güneş Sisteminin 4.5 ile 3.8 milyar yıl önce arasındaki ağır bombardıman evresinde Yer’e çarpan dev göktaşlarının bugün okyanusları oluşturan sudan daha çok su getirdiği tahmin ediliyor. Ancak bu göktaşlarının geldiği yer pek bilinmiyor. Genel kanı onların Asteroit Kuşağı’ndan gelmiş oldukları yönünde ve (7) Güneş Sistemi’nin sınırlarının nereye kadar uzandığı hala bilinmemektedir. Güneş’in kütleçekim alanının yaklaşık iki ışık yılı (125000 AB) uzaklığa kadar olan çevredeki yıldızların kütleçekim kuvvetlerine baskın çıktığı tahmin edilmektedir. Buna karşın Oort bulutunun dış kısmı 50000 AB’nin ötesine geçemez. Güneş Sistemi’nin haritalanmamış bölgelerinde yeni gök cisimleri hala keşfedilebilir.
Yöntemler. Motivasyon, teleskopların çevrildiği uzay alanlarında astrofizik çalışmalara ek olarak Güneş Sistemi’nin de araştırılmasına yönlendirmektedir. Bunlardan bir tanesi, genişleme paralaksı metoduyla nova zarfları araştırması projesidir (TUG-22BRTT150-1974; ayrıca bkz. Esenoğlu ve ark. 2000, A study of RW Ursae Minoris shell, A&A 364, 191-198). 21.10.2023 tarihinde OIII (5007 Å ve bant genişliği 56 Å), Hα (6563.9 Å ve bant genişliği 20 Å; 6569.2 Å ve bant genişliği 50 Å) ve SII (6749.8 Å ve bant genişliği 64 Å) çizgilerinin 300 ve 1800 saniye ile alınmış görüntüler bu amaçla kullanılmıştır. Nokta saçılma fonksiyonu (PSF) ile nokta kaynakların yaygınlık ölçümleri yanında Güneş Sistemi üyelerinin hareketli, yakın mesafeli, Güneş ışığını yansıtma gibi özellikleri farklı yöntemlerin de geliştirilmesine olanak vermiştir.
Sonuçlar. Alınan görüntülerin içerisinden nova zarflarının bulunmasına ek olarak, Güneş Sistemi üyelerini ortaya çıkartabilecek yöntemler sunulmuştur. Buna göre, sabit gök cisimlerine karşın konum değiştirenler, astronomik görüş (seeing) ölçümünde farklılık gösterenler, renk ölçeğine göre değişim gösterenler, aynı filtre ancak çok dar (20 Å) ve dar (50 Å) bantlarda değişim gösterenler ve uzun poz (1800s) ile kısa pozda (300s) değişim gösterenler şeklinde yöntemler geliştirilmiştir.
Çıktılar. Gecelik ortalama 2.22" astronomik görüş altında, 1.22 ile 1.06 aralıklı hava kütlesinde, yaklaşık 4.5 saat süreliğine, tutulma düzleminin 06:28:06 +18:59:56 sağ açıklık ve dik açıklık koordinatlarında 11.1'x11.1' görüş alanında test amaçlı alınan 8 adet görüntü üzerinden yöntemlerin sınanması sürdürülmektedir. Araştırma sonucunda yeni Güneş Sistemi üyelerinin özellikle atmosferli olanlarının keşiflerine ek olarak, yeni novalar ve kabukları, parlama gösteren yıldızlar, geçici olaylar ve cüce galaksilerin bulunması öngörülmektedir. Farklı bir tür nesne bulma ihtimali düşük olasılıklı da olsa vardır.
Anahtar kelimeler. Güneş Sistemi: atmosferli gezegenler – atmosferli uydular- görüntüleme- dar bant; RTT150–TFOSC misyonu
Gözlem verileri üzerinde uygulama desteği için A.Ökten ve M.T.Özkan’a teşekkür ederim. Araştırma TÜBİTAK-TUG’un 22BRTT150-1974 numaralı gözlem projesi tarafından desteklenmiştir.