FATİH DEVRİ OSMANLI ÂLİMİ VE KAZASKERİ MUSLİHUDDİN KESTELÎ’NİN HAYATI, ESERLERİ VE TEMEL ÖĞRETİLERİ


Creative Commons License

ŞEN İ.

International Conference On Ottoman Empire Studies In Theree Continents, İstanbul, Türkiye, 21 - 22 Ağustos 2021, ss.8-22

  • Yayın Türü: Bildiri / Tam Metin Bildiri
  • Basıldığı Şehir: İstanbul
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sayfa Sayıları: ss.8-22
  • İstanbul Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Özet: Asıl adı Muslihuddîn Mustafa b. Muhammed olan Kestelî Aydın’ın Nazilli ilçesinin Kestel köyünde doğar. İlk eğitimini burada tamamladıktan sonra Bursa’ya giderek Sultâniye Medresesi müderrisi Hızır Bey’in (ö. 863/1459) başlangıçta talebesi, ilerleyen zamanlarda mu´îdi (danışmend/asistan), daha sonraları da damadı olur. Onun diğer mu´îd ve talebesi Hocazâde (ö. 893/1488) ve Hayâlî’den (ö. 875/1470[?]) ilmî olarak istifade eder. İyi seviyede Arapça ve Farsça öğrenir. Aklî ve naklî ilimlerde kendini geliştirir. İbn Sînâ’nın (ö. 428/1037) eserleri merkezinde çeşitli felsefî bilimlere dair ciddi okumalar yapar. Hocazâde başta olmak üzere dönemin pek çok âlim ve devlet adamının takdir ve övgüsüne mazhar olur.

Bursa’daki tahsilinin ardından önce Mudurnu ve Dimetoka’da, akabinde Sahn-ı Semân’da müderrislik yapar. Alanındaki yetkinliği onu saygın bir konuma ulaştırır. Öyle ki, muhtelif zamanlarda üçer kez Bursa, Edirne ve İstanbul’da kadılık görevlerine yükselir. Ardından Fatih Sultan Mehmet (1451–1481) tarafından kazaskerlik görevine getirilir. II. Bayezid’ın (1481-1512) tahta çıkmasına kadar görevini sürdüren Kestelî, 886/1481 yılında azledilir ve günlük 100 dirhem maaş ile bir nevi emekliliğe (tekâ´ud) ayrılmış olur. 901/1496 senesinin 9 Cemaziyelâhir/24 Şubat Çarşamba gününde İstanbul’da vefat eder ve Eyüp’te, Ebû Eyyûb el-Ensârî’nin (ö. 49/669) kabrine yakın bir yerde bulunan “Meyyit Kuyusu” denen bir yere defnolunur.

Kestelî’nin çoğu küçük hacimli olmak üzere 10 adet eseri bilinmektedir. (i) Hâşiye ‘alâ Şerhi’l-´Akâid, (ii) Risâle fî işkâlâti Şerhi’l-Mevâkıf, (iii) Hâşiyetü’s-suğrâ ‘ale’l-mukaddimâti’l-erba´ mine’t-Telvîh, (iv) Hâşiyetü’l-kübrâ ‘ale’l-mukaddimâti’l-erba´ mine’t-Telvîh, (v) Risâle fî bahsi’l-cihe, (vi) Risâle ‘âlâ evveli Şerhi’l-Vikâye fî kavlihi “Sâle ilâ mâ yutahhar”, (vii) Şerhu’r-Risâle fî işkâlâti Şerhi’l-Mevâkıf; (viii) Risâle fî tefsîri âyeti “fesuhkan li eshâbi’s-se’îr”; (ix) Hâşiye ‘alâ Şerhi’l-‘Akâidi’l-‘Adudiyye ve (x) Hâşiye ‘alâ Hâşiyeti’s-Seyyid eş-Şerîf ´alâ Şerhi Muhtasari’l-Müntehâ. Son dört eser hariç diğerlerinin nüshaları tespit edilmiştir ve ilk dördü çeşitli ilmî çalışmalara konu olmuştur.

Kestelî’nin öğretilerinin şekillenmesinde üç temel amilin etkili olduğu görülmektedir: (i) Yetiştiği ve hizmet ettiği coğrafyanın Hanefî-Mâtürîdî atmosferi, (ii) hocası Hızır Bey vasıtasıyla eklemlendiği ilmî silsile ve (iii) özellikle aklî ilimler bağlamında benimsediği (İbn Sînâ ve) Râzî ekolü. Buradan hareketle öğretileri bağlamında Kestelî’nın kısa tanıtımı için Mâtürîdî kelâmcısı, Hanefî fakihi ve Râzî ekolü takipçisi denebilir. Nitekim bütün ilmî faaliyetlerinde ve öğretilerinde bunların etkisi açıkça gözlenebilmektedir.

Bu makale girişi müteakip üç bölümden oluşmaktadır. Birinci bölüm Kestelî’nin hayatına, ikincisi eserlerine ve üçüncüsü de öğretilerine tahsis edilmiştir. Klasik ve modern biyografik çalışmalar, kütüphane katalogları ve Kestelî’nin kendi eserleri temel kaynaklardır. Burada temel hedef Osmanlı ilim ve fikir geleneğinin önemli bir safhasında aktif rol oynayan bir âlim ve devlet adamının faaliyetlerini aydınlatmak ve bu alanda yapılacak modern çalışmalara katkı sağlamaktır.

Abstract: His real name is Muslih al-Din Mustafa b. Mohammed. He was born in Kestel village of Nazilli district of Aydın. After completing his primary education here, he went to Bursa and became a student of Khıdr Beg (d. 863/1459), who was the mudarris of Sultaniyah Madrasah, at the beginning, later his assistant, and later his son-in-law. He also benefited scientifically from Khojāzāda and Khāyālī who were his other assistants and students during his education. He learned Arabic and Persian at a good level. He made serious readings on various philosophical sciences at the center of the works of Avicenna (d. 428/1037). He was appreciated and praised by many scholars and statesmen of the period, especially Khocā zādah.

After his education in Bursa, he worked as a mudarris first in Mudurnu and Dimetoka, and then in eight madrasas (as-Sahn as-Semān) in Istanbul. His competence in his field brought him to a respected position. So much so that he was promoted to the positions of kādī three times in Bursa, Edirne and Istanbul at various times. Then, he was appointed to the duty of Kādī ´asker by Fatih Sultan Mehmed (1451-1481). Kestelī, who continued his duty until Bāyezid (1481-1512) ascended the throne, was dismissed in 886/1481 and retired with a daily salary of 100 dirhams. He passed away on Wednesday, February 24, 901/1496 in Istanbul and buried in a place called "The Well of Meyyit" in Eyüp, close to the tomb of Abu Ayyub al-Ansārī (d. 49/669).

Kestelī wrote 10 works, most of them in small volume. The manuscript copies of four of these works could not be reached. Four of the remaining 6 works have been the subject of various scientific studies and have been studied from different angles. However, two works are still in manuscript and waiting to be studied.

It is seen that three main factors are effective in shaping Kestelī's teachings: (i) The Hanafi-Māturīdī atmosphere of the geography where he grew up and served, (ii) the scientific sequence to which he was articulated through his teacher Khıdr Beg and (iii) the Rāzī (and Avicenna) school which he adopted, especially in the context of mental sciences. From this point of view, for a brief introduction of Kestelī in the context of his teachings, it can be said that a Māturīdī theologian, Hanafī jurist and a follower of the Rāzī school. As a matter of fact, their influence can be clearly observed in all his scientific activities and teachings.

This article consists of three parts following the introduction. The first part is devoted to Kestelī's life, the second to his works and the third to his teachings. Classical and modern biographical studies, library catalogs and Kestelī's own works are the main sources. The main goal here is to illuminate the activities of a scholar and statesman who played an active role in an important phase of the Ottoman science and idea tradition and to contribute to modern studies in this field.