Suç Genel Teorisi ve Ceza Adaleti Bağlamında Güncel Mevzuat Değişikliklerine İlişkin Değerlendirmeler, İstanbul, Türkiye, 26 - 28 Nisan 2024, ss.154-166
Ceza muhakemesi hukuku öğretide uygulamalı anayasa hukuku olarak adlandırılmaktadır, zira devletin şiddet tekelinin doğrudan uygulama alanı bulduğu en somut alanlardan birisi ceza muhakemesi hukuku ve koruma tedbirleridir. Kişi özgürlüğü ve güvenliği hakkı bağlamında yakalama, gözaltı, tutuklama, adli kontrol koruma tedbirleri özel bir önemi haizdir, zira söz konusu tedbirleri doğrudan veya dolaylı, kısmen veya tamamen olarak kesinleşmiş bir mahkumiyet kararı ile aynı etkiyi haizdir. Anayasa Mahkemesinin konusu ceza soruşturması ve kovuşturması olan bireysel başvurular üzerine verdiği kararlar incelendiğinde özellikle tutuklama tedbirine yönelik kararların ciddi yer tuttuğu da görülmektedir. Gerek Mahkemenin ihlal kararları gerekse Kanun koyucunun bu konudaki hassasiyeti nedeniyle özel olarak tutuklama, genel olarak Anayasanın 19. Maddesinde düzenlenen hakka yönelik tedbirler, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunun yürürlüğe girmesinin ardından müteaddit defalar değişikliğe uğramıştır. Bu kapsamda anılan tedbirler bakımından azami süre, gerekçe, ölçülülük, etkili hukuki denetim, mahkumiyetten mahsup, tazminat gibi konular ciddi değişikliklere uğramıştır. Bu değişiklikler bir yandan Anayasa Mahkemesi veya İnsan Hakları Avrupa Mahkemesinin içtihatlarında işaret ettiği, diğer yandan uygulamada ortaya çıkan aksaklıkları gidermeye yöneliktir. Ancak beraberinde gerek Ceza Muhakemesi Kanunun gerekse ilgili koruma tedbirlerinin genel teorisine, bu bağlamda Anayasanın 19., İHAS’nin 5. Maddelerine uygunlukları bakımından değerlendirmeye muhtaçtır. Bu kapsamda suça sürüklenen çocukların soruşturmasında ve kovuşturmasında yakalama, gözaltı, tutuklama, adli kontrol; kolluk amirlerinin talimatıyla verilebilecek gözaltı kararları, emre istinaden yakalama ve mesai saatleri dışında yakalama durumunda taahhüde istinaden serbest bırakma, tutuklamada gerekçe, ölçülülük, tutuklamanın denetimi ve itiraz, mahkumiyetten mahsubu gerektiren adli kontrol tedbirleri, kişi özgürlüğüne yönelik koruma tedbirleri bağlamında tazminat ve özel olarak 8. Yargı paketi olarak adlandırılan 7499 sayılı Kanunla yapılan değişiklikler incelemenin ana konusunu oluşturmaktadır. Çalışma ile asıl hedeflenen ise Anayasanın 19. Ve İHAS’in 5. Maddesi esas alınarak kişi özgürlüğüne yönelik koruma tedbirleri bakımından bir olması gereken ilkeler bütünü ortaya koyarak, tarihsel gelişimi içerisinde CMK’nda yer alan hükümlerin yapılan değişikliklerin bu ilkelere uygunluğu ve değişiklik önerilerinin geliştirilmesidir.