Akademik Veri Yönetim Sistemi
37. Ulusal Nükleer Tıp Kongresi, Antalya, Türkiye, 9 - 13 Nisan 2025, ss.190, (Özet Bildiri)
Amaç: Bu çalışmada kardiyak amiloidoz tanısı ile Tc-99m-PYP sintigrafisi yapılan hastaların değerlendirilmesinde kullanılan planar kantitatif hesaplama ve tek foton emisyon bilgisayarlı tomografi (SPECT)/bilgisayarlı tomografi (BT) değerlendirmenin karşılaştırılması amaçlandı. Yöntem: Retrospektif olarak 2021-2024 yılları arasında Tc-99m-PYP kardiyak amiloidoz sintigrafisi yapılmış 74 hastanın görüntülemeleri değerlendirildi. Hastaların planar ve SPECT/BT görüntülemeleri ile sırasıyla kantitatif değerlendirme ve vizüel/semikantitatif grade değerleri bulunarak sonuçlar karşılaştırıldı. Tc-99m PYP kardiyak amiloidoz çalışması için kliniğimize yönlendirilen 74 hasta çalışmaya dahil edildi. Hastalara 20 mCi Tc-99mPYP enjeksiyonu yapıldıktan sonra 1. ve 3. saatte anterior, lateral, sağ ve sol anterior oblik planar, 3. saatte ise toraks bölgesinden SPECT-BT görüntüleri kaydedildi. Hastaların 3. saat anterior planar görüntülemesinden kalp bölgesini içine alan ilgi alanı (ROI) çizilip aynı ilgi alanı simetrik olarak karşı toraksa da uygulandı. (ROI kalp)/(ROI kontrlateral toraks) formülü ile kantitatif değerler hesaplandı. Bu değerlerin >1,3 olması kardiyak amiloidoz açısından anlamlı,<=1,3 olması amiloidozu açısından negatif olarak değerlendirildi. Hastaların 3. saat SPECT-BT görüntülemesinde miyokard ve kosta tutulumlarına göre yapılan vizüel derecelendirme aşağıda verilen tabloda sunulmuştur. Seviye 0 ve 1 kardiyak amiloidoz açısından negatif olarak, seviye 2 ve 3 kardiyak amiloidoz açısından anlamlı olarak kabul edildi. Sonuçlar bir kardiyoloji uzmanı tarafından yapılan klinik korelasyon ile birlikte değerlendirildi. Bulgular: Çalışmaya dahil edilen 74 hastanın 23’ü kadın,51’i erkek,yaş ortalaması 61 (37-79) idi. Elli altı hastanın hesaplanan kantitatif değerlendirmesi kardiyak amiloidoz açısından negatif olarak bulunmuş olup, bu hastaların tümünün vizüel/semikantitatif değerlendirmeleri de negatif olarak tespit edildi (n: 28-seviye 0, n: 28-seviye 1). On iki hastanın kantitatif değerlendirmesi kardiyak amiloidoz açısından pozitif olarak bulunmuş olup,bu hastaların tümünün vizüel/semikantitatif değerlendirmeleri de pozitif olarak tespit edildi (n: 7-seviye 2, n: 5-seviye 3). 74 hastadan 3’ünün kantitatif değerlendirmesi kardiyak amiloidoz açısından pozitif olarak bulunmuş iken,bu hastaların tümünün vizüel/ semikantitatif değerlendirmeleri negatif olarak tespit edildi (n: 1-seviye 0, n: 2-seviye 1). SPECT-BT ile değerlendirildiğinde bu uyumsuzluğun kardiyak alandaki kan havuzu aktivitesi nedeniyle olduğu görüldü. Hastaların kardiyoloji takiplerinde klinik korele kardiyak amiloidoz hastalığı tespit edilmedi. Yetmiş dört hastadan 3’ünün kantitatif değerlendirmesi kardiyak amiloidoz açısından negatif olarak bulunmuş iken vizüel/semikantitatif değerlendirmeleri pozitif olarak tespit edildi (n: 3-seviye: 2). SPECT-BT ile değerlendirildiğinde bu hastaların 2’sinde bu uyumsuzluğun artmış yumuşak doku uptake’ine, 1’inde ise kardiyomegaliye bağlı olduğu görüldü. Bu hastalardan 2’si klinik korele kardiyak amiloidoz hastası idi. Kardiyak amiloidoz sintigrafisinin duyarlılık ve özgüllük değerleri sırasıyla; planar görüntülemeler ile hesaplanan kantitatif değerlendirme için %85,7 ve %95; SPECT/BT görüntülemesi üzerinden yapılan vizüel/semikantitatif değerlendirme için %100 ve %98,3 olarak hesaplandı. Sonuç: Kardiyak amiloidoz şüphesi ile tetkik edilen hastalarda SPECT-BT ile yapılan vizüel/semikantitatif değerlendirmenin klinik karar verme sürecinde yüksek duyarlılığa sahip, daha başarılı bir yöntem olduğu görülmüştür.