Antropoloji ile psikiyatri kesişiminde solastalji


Büyüksaraç G.

Sosyal Psikiyatri, CİMİLLİ HASAN CAN,Kuşcu M. Kemal,TAYCAN OKAN, Editör, Türkiye Psikiyatri Derneği Yayınları, İstanbul, ss.53-68, 2025

  • Yayın Türü: Kitapta Bölüm / Mesleki Kitap
  • Basım Tarihi: 2025
  • Yayınevi: Türkiye Psikiyatri Derneği Yayınları
  • Basıldığı Şehir: İstanbul
  • Sayfa Sayıları: ss.53-68
  • Editörler: CİMİLLİ HASAN CAN,Kuşcu M. Kemal,TAYCAN OKAN, Editör
  • İstanbul Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Bu bölüm, ekosistem sağlığı ile ruh sağlığı arasındaki derin ilişkiyi solastalji olgusu üzerinden ele alıyor. Solastalji, çevresel değişimlerin psikolojik etkilerinin tespitinde kullanılan tanısal bir kavramdır; iklim krizi ve ekokırımın tetiklediği sancılı ruh hallerini tarif etmek üzere geliştirilen terimlerden “yer” vurgusuyla ayrılır. İlk kısımda, farklı solastalji deneyimlerinin çevresel psikoloji, psikiyatri ve halk sağlığı gibi alanlarda hangi yöntemlerle araştırıldığı ve nasıl analiz edildiği tartışılmaktadır. Örnek vaka çalışmaları ışığında, çevre kaynaklı ruhsal sorunların, istikrarsız politikalar, yönetime güvensizlik, güçsüzlük, geleceğin belirsizliği gibi etkenlerle akutlaştığı tespit edilmiştir. İndijen ve marjinalleştirilmiş topluluk bağlamında kolektif nitelik kazanan solastalji, sömürgeleştirme, mülksüzleştirme, toprak kaybı, asimilasyon, simgesel şiddet gibi tecrübelerin travmatik hafızası ile şekillenir. İkinci kısımda, etnografik içgörüler doğrultusunda, yere dair ruhsal sıkıntının, topluluk bağlarının çözülüşü, kültürel kimlik aşınması, güçsüzleşme gibi sebeplere dayalı varoluşsal kaygı ve endişeyle iç içe olduğuna dikkat çekilmiştir. Ele alınan çalışmalar, çevresel değişimlerin çok boyutlu ve telafisi güç veya imkânsız yaşamsal kopuşlara yol açtığını, dolayısıyla yer temelli ruhsal sorunların anlaşılabilmesi için sosyo-kültürel ve politik süreçlerin kapsamlı analizine ihtiyaç duyulduğunu ortaya koymuştur. Son kısımda, ekolojik keder ve umut arasındaki gerilim ve denge sorunsallaştırılacak ve solastalji olgusunun etik-politik imkânları yoklanacaktır.