Çocuk Hematolojisi ve Onkolojisi - Özel Konular - Kalıtsal Hemolitik Anemiler, Zeynep Karakaş, Editör, Türkiye Klinikleri Yayınevi, Ankara, ss.7-11, 2023
Kalıtsal hemolitik anemiler (KHA'lar), geniş klinik ve genetik heterojenite gösteren, eritrosit hücrelerinin bozukluğu ile seyreden nadir bir hastalıktır. Eritrosit anomalileri, membranopatiler, hemoglobinopatiler, enzimopatiler ve hiporejeneratif anemiler olmak üzere dört ana grupta sınıflandırılır. KHA klinik ve laboratuvar testlerine dayalı klasik tanı akışı yetersiz kaldığı durumlarda, ayırıcı tanı için genetik testler yardımcı olmaktadır. Aday-gen yaklaşımı oldukça zaman alıcı ve pahalıdır. Günümüzde ayırıcı genetik tanıda hedefli tekrar dizileme panelleri (t-YND) ve tüm ekzom dizilemeye (TED) dayanan yeni nesil dizileme (YND) teknolojileri KHA tanısında kullanılmaktadır. YND temelli yaklaşımlar maliyet ve zaman açısından verimli bir çözüm sağlar. Ayrıca yeni nesil dizileme, KHA'larda yeni aday genlerin tanımlanabilmesine olanak tanır. Tüm genom dizileme (TGD), tanısal yaklaşımlardan hâlâ uzak olmakla birlikte hematolojik hastalıklarla ilgili araştırmalarda kodlamayan bölgelerdeki varyasyonlar, modifiye edici genler ve kromatin yapılarının incelenmesi gibi alanlarda yeni patojenik mekanizmaların keşfi için büyük fayda sağlar.
The hereditary hemolytic anemias (HHAs) are a heterogeneous and rare disorders of red blood cells (RBC) that can show wide clinical and genetic heterogeneity. The RBC abnormalities are classified into the four major groups: membranopathies, hemoglobinopathies, enzymopathies and hyporegenerative anemias. The pathophysiology of these abnormalities is often poorly understood and the classical diagnosis workflow is not sufficient for differential diagnosis. A conventional gene-by-gene approach is highly time-consuming and expensive. To overcome this problem, differential genetic diagnosis now includes next-generation sequencing (NGS), which is currently based on targeted-NGS panels (tNGS) and whole-exome sequencing (WES) can provide cost and time-effective solution. Moreover highthroughput sequencing allows the identification of new causative genes in HHAs. Whole-genome sequencing (WGS) is still far from diagnostic approaches but useful for the discovery of new pathogenic mechanisms such as non-coding causative mutations, modifier genes and chromatin structures. Consequently, genetic diagnosis of HHAs definitely benefits from all NGS approaches.