Ati Yayınları, İstanbul, 2024
"Res Gestae" anlamında Osmanlı Matbaacılık tarihi denince akla gelen ilk isim olan İbrahim Müteferrika, bu bakımdan ön plana çıkmakla birlikte, onu presante ediş biçimi, akademik çalışmalar haricinde henüz tamamıyla toplumsal bakımdan yaygınlık kazanmış bir söylem halinde kendini göstermemiştir. Diğer taraftan konuyla alakadar olanlar tarafından bilindiği gibi, Matbaacılık hakkında söylediklerine daha yakından bakmamızı sağlayacak manifesto mahiyetinde önemli bir risalesi bulunmaktadır: Vesiletu't-Tıbaa. Keza Risale'nin bütüncül olarak algılanması, Osmanlı Epistemelojisi açısından da önem arzetmektedir. Böylelikle Vesiletu't-Tıbaa ile Unitarian kökenli bir mühtedi olan İbrahim Müteferrika'nın dönemin Osmanlı dünyasının bilgi ihtiyacını ne şekilde algıladığı, Matbaa sayesinde bilginin çoğaltılması ve yaygınlaştırılmasına değinirken, hangi eksiklikleri veya neleri gerekçe gözterdiği ve geleceğe yönelik hangi tedbirleri tavsiye ettiği daha da belirgin hale gelecektir. Nitekim bu kitap, nominal olarak doğrudan doğruya söz konusu Risale metninin anlaşılmasını kolaylaştırmak ve kendisinde sonraki çalışmalara yardımcı olmaktan başka bir amaç taşımamaktadır.