Muhammed Zâhid Kevserî'nin Tasavvuf Anlayışı


Muslu R.

Diğer, ss.19-27, 2021

  • Yayın Türü: Diğer Yayınlar / Diğer
  • Basım Tarihi: 2021
  • Sayfa Sayıları: ss.19-27
  • İstanbul Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Zâhid Kevserî, daha çok İslâmî ilimlerdeki derinlemesine bilgisi ile tanınmış bir tarikat mensubudur. O, sadece zâhirî ilimlerle meşgul olmuş ve bâtınî ilimleri ihmal etmiş bir şahsiyet değildir. Bir âlim ve bir şeyh çocuğu olarak dünyaya gelmiş ve çocukluk ve gençlik çağını tasavvufî kültürle yoğrularak geçirmiştir. Medrese tahsilinin yanı sıra tasavvufu bizzat bir mürşid rehberliğinde yaşayarak öğrenmiştir. Bu nedenle o, “zülcenâheyn” (çift kanatlı) bir âlimdir. Objektif bir gözle bakıldığında onun bir âlimde bulunması gereken tüm vasıflara sahip olduğu görülür. Bu açıdan ilmî hayatı tercih edenler için örnek alınması gereken “model” bir şahsiyettir. Öte yandan Kevserî’nin belki de irşâda izinli bir halife olarak tasavvuf sahasına yapmış olduğu en önemli katkı, muhaliflerin tevessül, istiğâse ve râbıta gibi konularda tasavvufa karşı yönelttikleri eleştirilere, saygın bir İslâm âlimi olarak cevap vermesi ve eserler yazarak mutasavvıfları desteklemesidir. Onun dikkat çeken diğer bir yönü de tasavvuf eğitimi alıp irşâda izinli olduğu halde ilmî hayatı tercih etmesidir. Tasavvufu yaşadığı halde tekke hayatından biraz uzak durduğu söylenebilir. Tasavvufî terbiye ile fiilî olarak ne ölçüde meşgul olduğunu ne yazık ki eserlerinden anlama imkânına sahip değiliz. Bu konuda onu tanıyanların gözlemlerinin önemli olduğu kanaatindeyiz. Özellikle onun Mısır’daki tasavvufî hayatına dair yapılacak çalışmaların ayrı bir değeri haiz olacağını düşünüyoruz. Sonuç ne olursa olsun, onun, tasavvuf ehli bir İslâm âlimi olduğu gerçeğini değiştirmeyecektir.