6. Uluslararası Tarım, Çevre ve Sağlık Kongresi , Aydın, Türkiye, 16 - 21 Ekim 2023, ss.213-218, (Tam Metin Bildiri)
Amerika Birleşik Devletleri New York Borsasında, 1929 yılı sonbahar aylarında ekonomik buhran
olarak bilinen ‘ekonomik durgunluk’ dönemi başlamıştır. Bu büyük ekonomik durgunluk, yaklaşık on yıl
devam ettikten sonra 1930 başlarında bitmiştir.
Ekonomik faaliyetlerin düzenlenmesi için İsmet Paşa’nın öncülüğünde; ilk kez, milli iktisat ve yerli malı
bilincinin oluşması ve tüm kurum ve toplum tarafından desteklenmesi amacı ile 14.09.1929 tarihinde
‘Milli İktisat Tasarruf Cemiyeti’ Ankara’da kuruldu. Talep eden herkes üye olabilirdi, Milletvekilleri ise
tabii üye olarak görülüyordu.
Farklı unsurlar kullanmak sureti ile yerli malı kullanım oranını arttırmak, yurtdışından ithal edilmekte
olan ürün kullanımını azaltmak böylelikle ekonomik faaliyetleri güçlendirmeyi hedeflemekte idi.
Organizasyon, yerli malı kullanımını teşvik edilmeşinin yanı sıra dayanıklı tüketim mallarında tasarruf
edilmesi bilincini de yaygınlaştırmayı hedeflemiştir.
Batı ülkelerinde, yükselen iktisadi gelişmeler ve yoğun rekabet koşulları; Osmanlı Devleti ve ilk
Cumhuriyet dönemlerinde sıkı denetime tabii idi. ikinci Abbasî halifesi Ebû Caʻfer el Mansûr
döneminde kullanılmaya başlandığı ve teşkilatın müstakil bir hüviyet kazandığı belirtilmektedir. İhtisap
Kurumu veya Hisbe Teşkilatı, iç piyasanın işleyişini düzenlemekle sorumluydu. Bu düzenlemeye göre
tüccarların reklam yapmaları da yasaklanmıştı.
Faaliyetlerinde etkinliğini arttırmak için yazılı basın unsurlarını kullanmış ve ‘İktisat ve Tasarruf adlı
aylık bir dergi de çıkartmıştır. Böylelikle genç Cumhuriyetin karma ekonomik modele geçme
çalışmalarında MİTC bir köprü görevi üstlenmiştir. MİTC’nin yaptığı en büyük katkı, ekonomik
problerlere çözüm getirmekten ziyade, ekonomik ve mali sorunları basit bir dille ve kaba hatları ile
halka anlatmak, geniş halk kitlelerine, sloganlar içerisinde aktarmak ve sorunların çözümüne katkı
aramak olmuştur.
Görey, afişlerinde ekonomik hayata etki edebilecek popüler unsurları da kullanmıştır, bunlardan birisi
de, Bitlisli meşhur Zaro Aga idi. Resmî belgelede; Bitlis İli, Mutki ilçesinde 1777 doğmuş ve ekonomik
gerekçelerle 1934 yılında İstanbul’a gelmiş ve 1934 yılında İstanbul’da vefat etmiş bir ulu çınar olan
Zaro Aga’dır. Pek çoğumuza göre imkansız olsa da Aga; hayatının son döneminde olmuş ve uluslar
arası Star olarak vefat etmiştir. Hayatta olduğu dönemde meşhur olmuş, "dünyanın en yaşlı adamı"
olarak kayıtlara geçen Aga, ülkemizde kalmayıp dünya kamuoyunda büyük bir alaka ile takip edilmiştir.
Böylelikle genç Cumhuriyetimiz ekonomik alanda etkisini farklı alanlarda göstermeye başlamış, yerli
malı ürünleri ve Türk ekonomisi aynı zamanda yaşı 150’nin üzerinde olan ilk küresel yıldızını da ortaya
çıkartmıştır. Görüldüğü üzere genç Cumhuriyetin farklı alanlarda, çok farklı kişilerle yürüttüğü gayretli
çalışmalarla, 1929 yılı ve sonrasında görülen ekonomik buhranı böylelikle atlatılmıştır.