Kronik Hepatit B Virusu İnfeksiyonu Olan Hastalarda HBsAg Seroklirensi: Retrospektif, Kesitsel Bir Çalışma


Korkut Akyürek D., Yavuz S., Benli A., Başaran S., Çağatay A. A., Özsüt H., ...Daha Fazla

XXIII. Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Kongresi, Antalya, Türkiye, 13 - 16 Mart 2023, ss.626-627

  • Yayın Türü: Bildiri / Özet Bildiri
  • Basıldığı Şehir: Antalya
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sayfa Sayıları: ss.626-627
  • İstanbul Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Giriş-Amaç Kronik hepatit B virusu (HBV) infeksiyonunda HBsAg seroklirensi, daha önce pozitif olan HBsAg’nin tekrarlayan testlerde 6 aydan uzun süre negatif saptanması olarak tanımlanır. Spontan olarak veya antiviral tedavi sonrası görülebilir. Antiviral tedavi alanlarda, anti-HBs yanıtından bağımsız olarak, seroklirens tedavi kesilmesi konusunda en güvenilir sonlanım noktasıdır. Bu çalışmadaki hedefimiz, kronik HBV infeksiyonu nedeniyle izlenen hastalarda, HBsAg seroklirensi sıklığı ve seroklirensin gelişmesine etki eden faktörlerin araştırılmasıydı. Yöntem İstanbul Tıp Fakültesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Polikliniği’nde kronik HBV infeksiyonu nedeniyle izlenen hastalardan 15/11/22-15/01/23 tarihlerinde başvuranlar çalışmaya alındı. Hastalara ait demografik, klinik ve laboratuvar bilgilerine poliklinik dosyaları ve hastane otomasyon sisteminden ulaşıldı. HBsAg pozitifken negatifleşmiş ve bu negatifliği yineleyen incelemelerde 6 aydır devam eden hastalarla, HBsAg’si negatifleşmemiş hastalar karşılaştırıldı. HCV, HDV veya HIV ile koinfekte olan hastalar çalışmaya alınmadı. SPSS programıyla yapılan istatistiksel analizlerde, kategorik ve non-kategorik değişkenlerin karşılaştırılmasında sırasıyla Ki-kare ve student T-testi veya Mann-Whitney U testi kullanıldı. Bulgular Çalışmaya 99 hasta alındı. HBeAg sonucu bilinen 95 hastanın 12’si HBeAg-pozitif, 83’ü HBeAg-negatifti. Hastaların 73’ü antiviral tedavi almaktayken, 26’sı tedavisiz izlenmekteydi. Hastaların 4’ünde (%4) >6 aydır devam eden HBsAg seroklirensi görüldü. Tüm hastaların ve HBsAg seroklirensi olan ve olmayan hastaların özellikleri Tablo 1’dedir. HBsAg seroklirensi olan ve olmayan hastalar arasında; yaş, cinsiyet, antiviral tedavi kullanımı, tedavide kullanılan ajanlar, ilk ve son vizitteki HBV DNA ve ALT ölçümleri arasında istatistiksel fark saptanmadı. Ancak toplam takip süresi HBsAg seroklirensi olanlarda, olmayanlara göre belirgin yüksek saptanmış olup, takip süreleri sırasıyla 9.7± 2.8 yıl ve 5.4 ±3.5 yıldı (p=0.025). Tartışma ve Sonuç Çalışmamızda, kronik HBV infeksiyonu nedeniyle izlenmekte olan hastalarda %4’lük bir HBsAg seroklirensi olduğu belirlenmiş ve izlem süresi seroklirense etki eden en önemli faktör olarak saptanmıştır. HBsAg seroklirensinin tedavi almayan iki ve tedavi alan iki hastamızda gelişmiş olması, literatürde bildirilen yıllık %1’lik spontan HBsAg seroklirensiyle uyumlu olduğunu düşündürmüştür. Kronik HBV infeksiyonunun seyrinde HBsAg seroklirensinin nadiren ve genellikle spontan olarak geliştiği, buna antivirallerin katkısının sınırlı olabileceği bilinmektedir. Kronik HBV infeksiyonu tedavisinde, daha yüksek oranlarda HBsAg seroklirensi sağlayacak farklı mekanizmalarla etki edecek yeni antivirallere gereksinim vardır