Turkish Association of Oral and Maxillofacial Surgery (TAOMS) 32. Uluslararası Bilimsel Kongresi, Antalya, Türkiye, 5 - 09 Kasım 2025, ss.240-241, (Özet Bildiri)
Kalsifiye epitelyal odontojenik tümör, bir olgu sunumu ve literatür derlemesi
Emrah MEMİŞ1, Soner SAĞALTICI1, Rüştü Cem TANYEL2 1İstanbul Üniversitesi, Ağız Diş ve Çene Cerrahisi Anabilim Dalı, İstanbul 2Atlas Üniversitesi, Ağız Diş ve Çene Cerrahisi Anabilim Dalı, İstanbul
GİRİŞ: Kalsifiye epitelyal odontojenik tümör (KEOT), Dr. JJ Pindborg tarafından bilimsel literatüre ilk kez
kazandırılmıştır. Kalsifiye epitelyal odontojenik tümör (Pindborg tümörü); bening karakterli, epitelyal
kökenli odontojenik tümörler arasında yer almaktadır. Oldukça nadir olarak izlenmektedir. Kadın ve
erkeklerde eşit sıklıkta, sıklıkla 4 ve 5. dekatlarda görülmektedir. Klinik muayenede sıklıkla mandibula
premolar-molar bölgede lokalize, ağrısız, yavaş büyüyen ve ekspansif kitle olarak saptanmaktadır.
Radyografik görünüm içerisinde farklı büyüklük ve dansitede radyoopak kitleler içeren, uniloküler veya
multiloküler radyolusent alanlar olarak tespit edilmektedir. Vakaların %75’inde saptanan diffüz
radyoopasitelerin miktarı tümörün oluşma zamanına göre değişkenlik göstermektedir.
VAKA SUNUMU: 43 yaşındaki sistemik olarak sağlıklı erkek hasta, sağ maksilla posterior bölgede son 1
yıldır büyüyen ağrısız şişlik ve sinüs akıntısı sebebiyle kliniğimize başvurmuştur. yapılan klinik ve
radyolojik değerlendirmede sağ maksilla posterior bölgede uniloküler, gömülü dişi kapsayan lezyon teşhis
edilmiştir. İlgili gömülü dişin çekimi ve tümörün enükleasyonu uygulanmıştır. Histopatolojik
değerlendirmesi sonucu KEOT tanısı konulmuştur. 12 aylık takipte nüks izlenmemiştir.
SONUÇ: KEOT nadir olarak maksillada görülmektedir.Yakın anatomik lokasyonda yerleşim gösteren
olgularda sinüs semptomları görülebilmektedir.Bizim olgumuzda tümör maksillada kemik içi yerleşimli
olup, kortikal kemikte ekspansiyon ve perforasyona sebebiyet vermiştir.KEOT olgularında enüklasyon
etkili ve başarılı bir tedavi sayılmaktadır.
Anahtar Kelimeler: Epitelyal odontojenik tümör, Pindborg tümörü, Odontojenik tümör
Calcifying epithelial odontogenic tumor, a case report and literature review
Emrah MEMİŞ1, Soner SAĞALTICI1, Rüştü Cem TANYEL2 1Department of Oral and maxillofacial surgery, İstanbul University, İstanbul 2Department of Oral and maxillofacial surgery, AtlasUniversity, İstanbul
OBJECTIVE: Calcified epithelial odontogenic tumor (CEOT) was first introduced into the scientific
literature by Dr. JJ Pindborg. Calcified epithelial odontogenic tumor (Pindborg tumor) is a benign,
epithelial-derived odontogenic tumor. It is quite rare. It occurs equally in men and women, most
commonly in the fourth and fifth decades of life. On clinical examination, it is often detected as a painless,
slowly growing, expansive mass localized in the mandibular premolar-molar region. Radiographically, it is
detected as unilocular or multilocular radiolucent areas containing radio-opaque masses of varying sizes
and densities. The amount of diffuse radio-opacity, detected in 75% of cases, varies depending on the
time of tumor formation.
CASE PRESENTATION: A 43-year-old systemically healthy male patient presented to our clinic due to a
painless swelling and sinus discharge in the posterior region of the right maxilla that had been growing for
the past year. Clinical and radiological evaluation revealed a unilocular lesion involving an impacted tooth
in the posterior region of the right maxilla. The impacted tooth was extracted and the tumor was
enucleated. Histopathological evaluation resulted in a diagnosis of CEOT. No recurrence was observed
during the 12-month follow-up.
RESULT: CEOT is rarely seen in the maxilla. Cases located in close anatomical proximity may present
with sinus symptoms. In our case, the tumor was located within the bone of the maxilla, causing
expansion and perforation of the cortical bone. Enucleation is considered an effective and successful
treatment in CEOT cases.
Keywords: Calcified epithelial odontogenic tumor,Pindborg tumor, Odontogenic tumor