Esenler Belediyesi Şehir Düşünce Merkezi, İstanbul, 2020
Bir şehrin yönetimi birçok değişkeni dikkate almayı gerektirmektedir. Bu değişkenlerden biri de sosyal politikadır. Sosyal politika, hem dar hem de geniş anlamı
olan bir değişkendir. Dar anlamıyla sosyal politika sadece çalışma hayatına dönüktür ve çalışma hayatında işçi-işveren ilişkilerini düzenleme gayretine mâtuftur. Geniş anlamıyla sosyal politika ise çalışma hayatı dışı tüm sosyal sorunların çözümü
bağlamındadır; bu yönüyle dezavantajlı kesimlerin hepsi, geniş anlamda sosyal politikanın ilgi alanına girmektedir. Dar ve geniş anlamları yanında ulus-ötesi anlam
ile de ülke sınırları aşan aktörler ile de sosyal politikalar olabilmektedir.
Öte yandan sosyal politikanın farklı aktörleri bulunmaktadır. En temelde merkezî yönetim aktörü ya da yaygın kullanımı ile “devlet” bulunmaktadır. Devlet,
bir yandan kanun koyucu, bir yandan çalışma hayatında işçi-işveren ilişkilerini
düzenleyici ve bir yandan da dezavantajlılığın da dâhil olduğu tüm sosyal sorunların üstesinden gelme mekanizmasıdır. Bu yönleriyle devlet, dar ve geniş anlamda
sosyal politika alanına mâtuf hamlelere sahiptir. Sosyal politikanın ikinci bir aktörü olan belediyeler ise daha çok geniş anlamda sosyal politika alanına yönelik
faaliyetler icrâ etmektedir; belediyelerin işçileri bulunmaktadır ve aynı zamanda
belediye kamu işverenidir, bu yönüyle dar anlama bakan tarafı da yok değildir.
Ancak belediyelerin faaliyet alanlarında yoksul, engelli, yaşlı, kadın, çocuk, genç
gibi daha geniş sosyal kesimlerin sorunlarını çözme çabaları gözükmektedir. Bu iki
aktörün dışında zayıf da olsa sivil toplum kuruluşları (STK’lar) bulunmaktadır,
işverenlerin de bazen şahsî bazen de kurumsal anlamda cüz’i sosyal sorumluluk
katkıları dikkate alınırsa toplamda dört aktörlü sosyal politika alanı ortaya çıkmaktadır. Aile de bu aktörlerin uygulamalarından hem nasiplenen hem de yer yer
aktörlüklerini besleyen bir mâhiyet arz etmektedir.
Sosyal politikanın bu çerçevesi, elbette her bir şehir için de geçerlidir. Her bir
şehrin dar veya geniş anlamda sosyal politika uygulama alanları bulunmaktadır.
Türkiye’deki şehirlerde de doğaldır ki sosyal politika uygulamaları ile karşılaşılmaktadır. Bu uygulamaların aktörleri de merkezî yönetim ve merkezî yönetimin şehirlerdeki birimleri yanında belediyelerdir; STK’lar ve az da olsa işveren katkıları da
gözükmektedir. İşte burada mühim bir soru gündeme gelmektedir: Bu şehirlerin
sosyal politikaları farklı aktörler tarafından yürütülmekte iken, acaba yönetimleri
nasıldır? Başka bir ifade ile genel mânâda “bir şehrin sosyal politika yönetimi”
nasıldır, nasıl olmalıdır?
Bu araştırma ile hedeflenen de bu temel sorunun cevabını verebilmektedir. Cevap girişimi “İstanbul İli Esenler İlçesi” örnekliği üzerinden tüm Türkiye için “Model Rehber” oluşturma şeklinde olacaktır. Bu tarz bir girişimin önemli ayağı, bir
alan araştırması olarak, Esenler’deki sosyal politika aktörlerinin yöneticileri ve saha
çalışanları ile yapılan yarı-yapılandırılmış derinlemesine mülâkatlardır.
Bu çerçevede, çalışmada öncelikle sosyal politika, sosyal politika aktörleri ve
Türkiye’deki durumları hakkında özet bölümler takdim edilmektedir. Daha sonra
konu ile ilgili literatüre yer verilmektedir, ki konu ile ilgili doğrudan kaynak çok
az olduğu için dolaylı kaynakların taraması öz bir biçimde sunulmaktadır. Nihâyetinde yapılan alan araştırmasının bulguları üzerinden sosyal politika alıcılarını
da dikkate alan sosyal politika aktörleri için “Bir Şehrin Sosyal Politika Yönetim
Modeli” ortaya konmaktadır.