III. International BRITISH Congress on Interdisciplinary Scientific Research & Practices, London, İngiltere, 6 Haziran - 08 Temmuz 2025, ss.143-154, (Tam Metin Bildiri)
Cezayir halkının Fransız sömürgeciliğine son verdiği Cezayir (Bağımsızlık) Savaşı (1954-1962) aradan geçen yıllara rağmen güncelliğini korumaktadır. Savaşın bıraktığı izler Cezayir ve Fransa arasındaki somut ve soyut alışverişleri etkilediği kadar bu ülkelerin diğer iç ve dış meselelere bakışında önemini korumaktadır. Fransa’da siyasi polemikler ve kimlik tartışmalarında Cezayir Savaşının mirası hala referans noktalarından biridir. Bu bağlamda çalışma Cezayir Savaşı ve tartışmalı mirasının Fransa’nın kimliksel sürekliliğini günümüze değin nasıl şekillendirdiğine odaklanmaktadır. Süreç kırılma anlarını temel ana dört döneme ayırarak yorumlayıcı bir yaklaşımla incelenmektedir. Çalışma Fransa’da devlet ve toplum düzeylerini ontolojik güvenlik kuramı perspektifinden incelemektedir. Ontolojik güvenlik kuramı, Fransa’nın kimlik krizlerini açıklamada bir bütün olarak açıklamada hafıza çalışmalarına alternatif az sayıdaki kuramsal çerçeveden biridir. Çalışmanın temel iddiası Cezayir Savaşının Fransa’nın öz-anlatısında yarattığı bozulma ve Fransız toplumunda çatışan anlatılar yüzünden ontolojik güvensizlik yarattığıdır. İlk olarak Cezayir Savaşı, Fransa’nın Aydınlanmacı evrenselci değerleri ile sömürgeci pratiği arasında çelişki yaratarak derin bir ontolojik güvensizliğe yol açmıştır. Bu güvensizlik, toplumda farklı kesimlerin (Harki, pied-noir) çatışan anlatıları yüzünden ulusal ölçekli bütüncül bir anlatısının inşa edilememesiyle daha da derinleşmiştir. Fransa, bu ontolojik güvensizlikle başa çıkmak için sessizlik/unutma ve seçici hatırlama gibi stratejilere başvurarak geçmişle yüzleşmekten kaçınmaktadır. Bulgular böylesi stratejilerin ontolojik güvensizliği yönetme imkânı sunduğu ama ortadan kaldıramadığını göstermektedir.
Anahtar Kelimeler: Cezayir Savaşı, Fransa, Ontolojik Güvenlik.
The Algerian War (of Independence) (1954-1962), which saw the Algerian people end French colonialism, is still relevant despite the years that have passed. The legacy of the war affects the material and non-material transactions between Algeria and France, as well as the way these countries view other internal and external issues. The memory of the Algerian War is still a point of reference in political polemics and identity debates in France. In this context, the study focuses on how the Algerian War and its contested legacy have shaped France's identity continuity to the present day. The process is analysed through an interpretative approach by dividing the moments of rupture into four main periods. The study examines the state and society levels in France from the perspective of ontological security theory. Ontological security theory is one of the few alternative theoretical frameworks to memory studies in explaining France's identity crises. The main claim of the study is that the Algerian War disrupted France's self-narrative and created ontological insecurity in French society due to conflicting narratives. Firstly, the Algerian War created a deep ontological insecurity by creating a contradiction between France's Enlightenment universalist values and its brutal colonial practice. This insecurity is exacerbated by the inability to construct a holistic national narrative due to the competing narratives of different groups within French society (Harki, pied noir etc.). To cope with this ontological insecurity, France avoids confronting the past by resorting to strategies such as silence/forgetting and selective remembrance. The findings show that such strategies offer the possibility of managing ontological (in)security but cannot eliminate it. Keywords: Algerian War, France, Ontological Security