International Journal of Islamic Economics and Finance Studies, cilt.8, sa.2, ss.123-151, 2022 (Hakemli Dergi)
Sermaye piyasaları, bankacılık sektöründen sonra İslami finans alanının ikinci sacayağını temsil etmektedir. Bu piyasalarda işlem gören en önemli araç ise hisse senetleridir. Ortaklık ilişkisi doğuran bir kıymetli evrak niteliğindeki hisse senetlerine yatırım yapılmasının meşruiyeti üzerinde şirketlerin niteliği önem arz etmektedir. Tamamen meşru yapıdaki şirketlerin sayıca az olması ana faaliyeti meşru olduğu halde gayrimeşru faaliyetler de yürüten karma şirketlere yatırım yapılmasını gündeme getirmektedir. Söz konusunu zaruret haline bağlı olarak şirketlerin gayrimeşru faaliyet yürütmesine belirli oranda izin verilmektedir. Bu hususta şirketlerin gayrimeşru unsurlarla olan ilişkisinin tespit edilmesi amacıyla şer‘i izleme faaliyetleri yürütülmekte ve bu kapsamda eşik değerler belirlenmektedir. Eşik değer belirleme hususunda söz konusu değerlere yüklenen misyona göre iki farklı yaklaşım ortaya çıkmaktadır; az-çok merkezli yaklaşım, zaruret merkezli yaklaşım. Eşik değerlerin az-çok arası sınırı gösteren değerler olduğunu kabul eden birinci yaklaşım, şer‘i izleme kapsamındaki tüm analiz kalemleri için eşik değer belirlerken bu amaca hizmet edecek delilleri kullanmaktadır. Zaruret merkezli yaklaşım ise piyasa verilerinden hareketle şirketlerin karşılaştığı zaruret miktarını tespit etmeye odaklanmaktadır. Her iki yöntem de takip ettikleri eşik değer belirleme süreçlerinde metodolojik hatalar barındırmaktadır. Bu çalışma, her iki yöntemin de problem teşkil eden yönlerini ortaya koymayı ve alternatif olarak sektörel zaruret merkezli yöntemi teklif etmeyi hedeflemektedir.