EDİRNE’NİN YOK OLAN SU YAPILARINA BİR ÖRNEK: III. MURAD SEBİLİ


Akçıl Harmankaya N. Ç.

24. Uluslararası Ortaçağ ve Türk Dönemi Kazıları ve Sanat Tarihi Araştırmaları Sempozyumu, Nevşehir, Türkiye, 7 - 09 Ekim 2020, ss.143-145

  • Yayın Türü: Bildiri / Özet Bildiri
  • Basıldığı Şehir: Nevşehir
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sayfa Sayıları: ss.143-145
  • İstanbul Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

İslam dininin temizlik ve hayırseverliğe verdiği önem su yapılarının inşasında etkili bir rol oynamıştır. Bu nedenle Osmanlı mimarisinde özel bir yere sahip olan sebiller, çeşme ve şadırvan gibi su yapıları ile beraber inşa edilen en önemli hayırların başında gelmiştir. Cami, mescit, tekke, türbe gibi ibadet yapıların yanında hayrat olarak inşa edilen bu yapılar yoldan geçen halkın su ihtiyacını karşılamak için inşa edilmişlerdir. Ramazan’da, özel gün ve gecelerde şerbet de dağıtılan sebiller, bulundukları yerlere göre köşe, cephe ve pencere sebilleri şeklinde adlandırılmaktadır.

 

Dörtgen, çokgen veya yuvarlak planlı kurgularıyla Osmanlı döneminde şehrin sokaklarını süsleyen bu yapılardan Edirne’de yirmi adet inşa edildiği bilinmektedir. Ancak, zaman içinde yaşanan Rus ve Bulgar istilaları, depremler, mahalle yangınları ve 1930-40’lı yıllardaki yeni yol yapım ve çevre düzenlemeleri nedeniyle çok azı günümüze ulaşabilmiştir. Günümüze ulaşmayan sebillerden biri de III. Murad sebilidir. Selim Han sebili ve Davud Ağa sebili isimleriyle de bilinen bu yapı çalışma konumuzu oluşturmaktadır. İnşa tarihi bilinmeyen yapının mimarının Mimar Davud Ağa olduğu tahmin edilmektedir. Yirminci yüzyıl başına kadar var olduğu bilinen sebil, Selimiye Külliyesine ulaşan ana cadde üzerinde yer almaktaydı. Bu çalışmada Edirne Selimiye Külliyesi Arasta çarşısının batı dış köşesinde yer aldığı bilinen bu sebil mimari özellikleri bakımından tanıtılarak, bulunduğu konum nedeniyle Selimiye Külliyesi ile olan ilişkisi açısından ilk defa incelenecektir. İnşa edildiği dönem ve mimarı üzerinde durularak Edirne sebilleri ve sebil mimarisi içindeki önemi açısından bir değerlendirmesi yapılacaktır.

The importance given by Islam to cleanliness and benevolence has played an effective role in the construction of water structures. For this reason, the sebils, which have an important role in the Ottoman architecture, were among the most important charities, were built along with water structures such as fountains and shadirvans. These buildings were built as charities beside worship structures such as mosques, masjids, lodges, and tombs, to meet the water needs of the people passing by. Sebils, which were used as sherbet dispensers in Ramadan and on special days and nights, are called corner, facade and window sebils according to their location.

It is known that twenty of these structures, which decorated the streets of the city during the Ottoman era with their square, polygonal or round plan constructions, were built in Edirne.  However, due to Russian and Bulgarian invasions, earthquakes, neighborhood fires in due course, and new road construction and landscaping in the 1930-40s, few have survived. One of the sebils that has not survived to the present day is III. Murad sebil. This building, also known as the Selim Han sebil and Davud Ağa sebil, constitutes our topic. The architect of the building, whose construction date is unknown,  presumed to be Architect Davud Aga. The sebil, which is known to exist until the beginning of the twentieth century, was located on the main street reaching the Selimiye Complex. In this study, this sebil, which is known to be located in the western outer corner of the Arasta bazaar of Edirne Selimiye Complex, will be introduced and analyzed first time in terms of its relationship with the Selimiye Complex due to its location. An evaluation will be made in terms of sebils of Edirne and its importance in the sebil architecture by focusing on the period and its architect.