Other, pp.575-579, 2024
Klasik Türk edebiyatı metinlerini doğru anlama yolundaki önemli engellerden birisi, başka dillerden Türkçeye geçen yahut kökü Türkçe olan kelimelerin farklı anlamlarının zaman içinde unutulmuş olmasıdır. “Kelimenin eskiden anlattığı şeyin ancak bir bölümünü, bir türünü anlatır duruma gelmesi, ilk şekline göre anlamında bir daralma görülmesi (Aksan 1987: 76)” şeklinde tarif edilen ve dilimizde tarihi süreçte birçok kelimenin başına gelen anlam daralması, maalesef günümüzde Klasik Türk edebiyatı metinlerini anlama çalışmalarımızda bizlere büyük zorluklar çıkarmaktadır. Türk edebiyatının geçmiş dönemlerinde kaleme alınmış metinlerde sıklıkla kullanılan ve birden fazla anlama sahip olan bazı kelimelerin zaman içerisinde anlam daralmasına uğrayarak günümüzde tek bir anlamda kullanılması, kelimelerin günümüzde unutulmuş anlamlarında kullanıldığı metinlerle okuyucu arasında bir perde çekilmesine sebep olmaktadır. Türkçenin tarihi dönemlerinden günümüze taşınan bazı temel kelimelerin bugünkü dilimizde sadece bir anlamıyla bilinip yaygın olarak kullanılması, eski metinleri anlama çalışmalarında zihnimizi yanıltmaktadır. Metinlerin diliçi çevirilerinde ve şerhlerinde kelimenin bilinen anlamının yardımcı olmadığı durumlarda ise beytin yahut cümlenin “genel” çevirisiyle yetinildiği uygulamalara rastlanmaktadır. Nitekim bizim de bu kısa yazıyı kaleme almamızın sebebi, bazı metinlerdeki “nâz” kelimesinin bilinen anlamının metni anlamaya yardımcı olmayışı ve yaptığımız araştırmada kelimenin tespit ettiğimiz farklı anlamlarının müstakil herhangi bir çalışmaya konu edilmemiş olmasıdır.