Erken Cumhuriyet Döneminde İç Güvenliğin Dönüşümü


Creative Commons License

Öztan G. G.

17. Ulusal Sosyal Bilimler Kongresi, Ankara, Türkiye, 01 Şubat 2023, ss.295-296

  • Yayın Türü: Bildiri / Özet Bildiri
  • Basıldığı Şehir: Ankara
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sayfa Sayıları: ss.295-296
  • İstanbul Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Ulus devletin yurttaşına vaat ettiklerinin başında standartlaştırılmış bir emniyet ve asayiş hizmeti vardır. Bununla birlikte pratikte herkes için eşit bir güvenlik hizmetinden söz etmek mümkün değildir. Sınıfsal, etnik, cinsiyete dayalı ayrıcalıklar, bir “kamu hizmeti” olarak güvenliğin sağlanmasında bürokrasinin tercihlerine etki eder. Mülk ve servet sahibi erkeklerin çıkarını gözetecek biçimde asayiş ve emniyeti muhafaza etmek, modern kamusal yaşamdaki çeşitli beşerî faaliyetlerin meşru sınırını belirleyen başat “ölçüt” haline getirilir. Sözü edilen ölçütün, ülke hudutları içinde hem kentlerde hem de kırsal alanda, merkezi iktidarı tahkim edecek şekilde uygulanabilir olması bir devlet kapasitesi konusudur. Bürokrasi bu kapasitenin geliştirilmesi ve işlevsel bir forma kavuşması için, merkezi iktidarın nüfuz alanını profesyonel aygıtlarla genişletmeye çalışmıştır. İç güvenlik teşkilâtlarının yeniden yapılandırılması bu süreçle doğrudan ilişkilidir. 

            Modern devlet yapısı içinde güvenlik aygıtlarının çeşitlenmesi, her bir aygıtın mevzuata tabi kılınması ve kendi profesyonel kadrolarını yetiştirmesi anlamına gelmiştir. Düzenli ordu ile iç güvenlik teşkilâtlarının örgütlenmesinde bir rol paylaşımı olmakla beraber fonksiyonlarının birbirlerinden kalın çizgilerle ayrıldığını iddia etmek güçtür. İlaveten, güvenlik kurumlarının arasında işbirliğinin yanı sıra rekabet ihtimali de yabana atılamaz. Siyasi kadroların iç güvenliğin tesisi bağlamında yaptığı tercihler çoğu zaman iç güvenlik aygıtlarının örgütlenme modellerini ve birbirleriyle olan ilişkilerini etkilemiştir. 

            Bu çalışma, Türkiye’de erken cumhuriyet döneminde iç güvenliğin inşasında kurucu kadronun yaptığı tercihleri, bu tercihlerin devletin zor aygıtlarının kurumsal kapasitesine etkisini polis teşkilâtını merkezine alarak irdelemeyi amaçlıyor. Öncelikle, tarihsel arka plan sunmak maksadıyla 19. yüzyıl Osmanlı’sından cumhuriyetin kuruluşuna kadar geçen dönemde iç güvenlik aygıtlarının nasıl teşekkül ettiğini, hangi sorunlarla karşılaşıldığını inceliyor. Sonrasında yeni kurulan Cumhuriyet’in iç güvenlik konusunda öncelikli olarak orduyu harekete geçirdiği ileri sürülüyor. Akabinde siyasal iktidarın, politik saiklerle 1930’ların başlarından itibaren polis teşkilâtını geliştirme ve polisliği bir meslek haline getirme çabasına girdiği iddia ediliyor. İktidarın polis teşkilâtına yüklediği görevler, polis eğitimine dair yaptığı hamleler ve polis teşkilâtının yapılandırılmasına yönelik çıkarılan yasalar aktarılıyor. Bu amaca uygun olarak hükümet programlarına ve müzakerelerine, Meclis tutanaklarına, günlük gazete haberlerine başvuruluyor.