III. İslam Hukuku Lisansüstü Öğrenci Sempozyumu, İstanbul, Turkey, 21 October 2017, pp.11
16. YÜZYIL OSMANLISINDA HUKÛKÎ
HÂFIZA: MAHKEMEDE ÜRETİLEN YAZILI BELGELERİN HUKÛKÎ STATÜSÜ
Yazılı belgeleme tekniklerine
erişimin pahalı ve güç olduğu dönemlerde teşekkülünü tamamlayan Hanefî hukuk
geleneğinde hukûkî delil olarak yazılı belgelerin değil sözün öne çıkması
şaşırtıcı değildir. Bu gelenekte hukukî anlaşmazlıklarda yazılı belgelerin
delil olarak kullanılamayacağı prensibinin esas olması mahkemelerin noter
fonksiyonu üstlenmesine ve hukukî ilişkilerin mahkemeler kanalıyla kayda
geçirilmesi uygulamasının yaygınlaşmasına yol açmıştır. Gerçekten de kadı
sicilleri incelendiğinde kayıtların önemli bir kısmında anlaşmazlığın
bulunmadığı görülmektedir. Bu tip durumlarda mahkemeye başvurulmasının amacı,
mahkemeden hukukî ilişkinin tarafları arasında anlaşmazlık çıkması durumunda
ibrâz edilecek yazılı belge almak olmalıdır. Bu tebliğde 16. yy. Osmanlısında
mahkemelerde üretilen belgelerin hukukî statüsü ve fonksiyonu incelenecektir.