A Study on the Utility of Screening Tests in Squamous Cell Carcinoma (SCC) and High-grade Intraepithelial Lesions (HSIL) of the Cervix: Evaluation of 447 Cases with Histopathological Diagnosis


Ekemen S., Şahin D., Toprak S., Bilir E., Akbaş M., İnce Ü., ...More

Acıbadem Üniversitesi Sağlık Bilimleri Dergisi, vol.15, no.3, pp.317-325, 2024 (Peer-Reviewed Journal) identifier

Abstract

Introduction: Cervical cancer is one of the most common cancers in women. Precancerous lesions of the cervix can be detected with the combined use of smear testing and HPV (Human Papillomavirus) testing. International guidelines have been developed to indicate at what intervals and in which situations the tests should be performed. In this study, we examined the clinical utility of screening tests in patients with histopathologically diagnosed SCC (squamous cell carcinoma) and HSIL. Metods: Between January 2022 and June 2023, 447 patients aged 19-73 years (mean 37) with cervical biopsy results of SCC and HSIL were evaluated for the use of diagnostic tests (PAP smear and HPV test). Results: PAP smears were performed in 98.2% and HPV tests in 39.1% of all cases before histopathologic diagnosis. The most frequently detected high-risk HPV (hrHPV) was type 16. HPV testing significantly decreased with age. HPV testing was not performed in 74.2% of patients aged 51- 60 years and 80.9% of patients over 60 years. Conclusion: These cases the clinical utility and pathologic evaluation of the PAP smear were optimal. However, HPV testing practice was decreasing, especially with age. Cytologic evaluation may be misleading due to age-related hormonal withdrawal, difficulty in obtaining adequate smears, and atrophic changes. Our recommendation is to use HPV testing in all age groups, but especially in the population over 50 years of age, where cytologic difficulties may occur, HPV testing should be performed optimally until 65 years of age.
Giriş: Serviks kanseri kadınlarda en sık görülen kanserlerden biridir. Serviksin prekanseröz lezyonları smear ve HPV (Human Papillomavirus) testlerinin kombine kullanımı ile saptanabilir. Uluslararası kılavuzlar, testlerin hangi aralıklarla ve hangi durumlarda yapılması gerektiğini belirtmek için geliştirilmiştir. Bu çalışmada, histopatolojik olarak SCC (skuamöz hücreli karsinom) ve HSIL (yüksek dereceli skuamöz intraepitelyal lezyon) tanısı alan hastalarda tarama testlerinin klinik yararlanımını inceledik. Yöntem: Ocak 2022 ile Haziran 2023 arasında, yaşları 19-73 arasında değişen (ortalama 37), servikal biyopsi sonuçları SCC ve HSIL olan 447 olgu üzerinde, tanı testlerinin (PAP smear ve HPV testi) kullanımını değerlendirildi. Bulgular: Histopatolojik inceleme öncesinde tüm olguların %98,2’sine PAP smear ve %39,1’ine HPV testi yapılmıştı. En sık tespit edilen yüksek riskli HPV (hrHPV) tipi; HPV 16 idi. HPV testinin yapılma oranı yaşla birlikte önemli ölçüde azalmaktaydı. 51-60 yaş arası hastaların %74,2’sine, 60 yaş ve üstü hastaların %80,9’u HPV testi yapılmamıştı. Sonuç: Çalışma olgularında PAP smearın klinik yararlanımı ve patolojik değerlendirmesi optimaldi. Ancak, HPV testi uygulaması özellikle yaşla birlikte azalmaktaydı. Sitolojik değerlendirme, yaşa bağlı hormonal geri çekilme, yeterli yayma elde etme zorluğu ve atrofik değişiklikler nedeniyle yanıltıcı olabilir. Önerimiz HPV testinin tüm yaş gruplarında kullanılması, ancak özellikle sitolojik zorlukların yaşanabileceği 50 yaş üstü popülasyonda HPV testinin 65 yaşına kadar yapılmasıdır.