I. Uluslararası Din ve İnsan Sempozyumu “Din, Dil ve İletişim” , Eskişehir, Türkiye, 10 - 12 Ekim 2019, sa.337, ss.563-573
Kur’an, belli bir dönemde kendi örf ve adetleri olan belli bir topluma indirilmiştir. Vahyin
muhataplara iletilmesi onların konuştukları dil aracılığıyla olmuştur. İslam, doğduğu coğrafyanın sadece
dilini kullanmakla kalmamış, vahyin daha iyi anlaşılması amacıyla o toplum tarafından benimsenip
yerleşmiş kavramlardan da istifade etmiştir. Dolayısıyla Kur’an’da hitap ettiği toplumun inanç, kültür
ve davranışlarını yansıtan unsurların bulunması da kaçınılmazdır. Aynı şekilde yeni bir hukuk sistemi
kurmaya çalışan İslam dininin, muhatapların anlayacağı dili ve bu dile yerleşmiş kavramları kullanarak
hükümler ortaya koyması da tabii bir durumdur. İslam hukukunun çeşitli alanlarında olduğu gibi
boşanmayla ilgili hükümlerde de Cahiliyede kullanılan ve dildeki anlamından hareketle yeni anlamlar
kazandırılan terimler bulunmaktadır.
Yaşanılan coğrafya, pek çok alanında olduğu gibi dil de etkisini göstermektedir. Çöl ortamında
yaşayan Arapların dil ve kültürlerinin de bu ortama göre şekillendiği görülmektedir. Bunun
örneklerinden birini de Türkçeye “boşanma” olarak tercüme edilen “talâk” kelimesinde görmek
mümkündür. Zira evliliği sona erdirmek manasında kullanılan talâk kelimesi, aslen Arapçada “deveyi
mer’ada bırakmak, ipini çözmek” anlamlarına gelmektedir. Arapların evliliği sona erdirme fiilini “talâk”
kelimesiyle ifade etmeleri, o toplumun evliliğe ve kadına bakış açısını da yansıttığı söylenebilir. Zira
Arapların talâk kelimesini boşanma anlamında kullanmaları, develeri bağladıkları gibi kadınları da nikâh
bağıyla kendilerine bağlayıp diledikleri zaman da bu bağı çözebilecekleri düşüncesine sahip oldukları
kanaatini uyandırmaktadır. Aynı şekilde hulle, muhâla’a, îla ve zıhar gibi boşanmayla ilgili uygulamalar
da Arap dilinde taşıdıkları manalardan hareketle Cahiliye döneminde ıstılahlaşmış ve bu kavramlar
İslam hukuku tarafından da kullanılmıştır. Bu bildirinin amacı, Cahiliyede boşanmayla ilgili
kullanılan pek çok tabirin aynı şekilde İslam aile hukukunda da kullanılmaya devam ettiğini göstermeye
çalışmaktır.
In a certain period, the Qur'an was reduced to a certain society with its own customs.
Revelation was communicated to the interlocutors through the language they spoke. Islam not only
used the language of the geography where it was born, but also benefited from the concepts adopted
and settled by that society in order to better understand the revelation. Therefore, it is inevitable that
there will be elements in the Qur'an that reflect the beliefs, cultures and behaviors of the society they
address. Likewise, it is natural that the Islamic religion, which tries to establish a new legal system,
makes provisions by using the language that the interlocutors will understand and the concepts
established in that language. As in the various fields of Islamic law, there are terms used in the Jahiliyya
in terms of divorce, and new meanings have been gained from the meaning of the language.
As in many other areas, the geography experienced shows the effect of language. It is seen
that the language and culture of Arabs living in the desert environment are shaped according to this
environment. One example is the word “talak” translated into Turkish as “divorce” anma. Because
word talak of the term used to end the marriage, it means “to leave the camel in the pasture and untie
it rope” in Arabic. Arabs express the act of ending the marriage with the word talak, it can be said that
it reflects the society's view of marriage and women. For the Arabs to use the word "talak" in the sense of divorce as they tie the camels, they also think that they can tie the women to them with a wedding
tie and they can solve this tie when they wish. Likewise, the practices related to divorce such as hulle,
muhâla’a, îla and zıhar were used in Islamic period in the period of Jahiliyyah based on their meanings
in Arabic language.
The aim of this declaration is to try to show that many of the terms used in divorce in Jahiliyya
continue to be used in Islamic family law.