1. Türkiye Dinler Tarihi Kongresi, Ankara, Türkiye, 29 Eylül 2023, ss.73-74
İran antik dönemden beri Yahudilerin yaşamış olduğu bir bölgedir. Meşhed şehrinde 1839 yılı Mart ayındaki Muharrem yas törenleri sırasında gelişen toplumsal olaylar Yahudileri tehdit etmeye başlamış ve bunun sonucunda Meşhed Yahudileri topluca din değiştirerek İslam dinini kabul ettiklerini ilan etmişlerdir. Toplumsal baskı sonucu gerçekleşen bu toplu din değiştirme olayı sonrası Meşhed Yahudileri iki dinli bir hayat sürmeye başlamıştır. Cedide’l-İslam olarak anılmaya başlanan Meşhed Yahudileri dışarıda Müslüman olarak bilinirken özel hayatlarında gizlice Yahudiliğin kurallarını uygulamaya çalışmışlardır.
19. yüzyılda İran’da Kaçar yönetimi altında Meşhed Yahudilerinin yaşadığı zorla din değiştirme ve iki dinli hayat tecrübesi Yahudi tarihinde bir ilk değildir. Daha önce çeşitli dönemlerde Yahudiler farklı sebeplerle din değiştirmeye zorlanmış ve iki dinli hayat sürdürmek durumunda kalmışlardır. Yahudiliklerini gizlemek zorunda kaldıkları için din değiştiren bu gruplar günümüzde yapılan araştırmalarda kripto-Yahudi (crypto-Jew) olarak isimlendirilmektedir.
Kripto-Yahudilerin en yaygın olarak bilinen örneği Endülüs’te Müslüman hakimiyetinin Katolik Hıristiyanlar tarafından sona erdirilmesiyle yaşanan süreçte ortaya çıkan ve vaftiz olarak Hıristiyanlığı kabul etmeye zorlanan Yahudilerin yaşadığı Marrano tecrübesidir. Öte yandan 17. yüzyılda beklenen mesih olduğunu iddia eden Sabatay Sevi’nin İslamı kabul ettiğini ilan etmesiyle başlayan süreçte bazı Yahudiler de din değiştirerek Müslüman olduklarını beyan etmiştir. Her ne kadar bazı Yahudiler yeni kabul ettikleri dinlerini samimiyetle benimsemiş ve ikili bir dini hayat yaşamamış olsa da önemli sayıda Marrano ve Sabataycı Yahudiliği gizlice yaşamaya devam etmişler, dini inanç ve uygulamalarını nesiller boyu sürdürmüşlerdir. İspanya ve Osmanlı’da ortaya çıkan bu kripto-Yahudi tecrübelerinin bir benzeri daha sonra İran’da Meşhed Yahudileri tarafından yaşanmıştır.
Bu tebliğ önce Meşhed Yahudilerinin hangi şartlar altında İslamı kabul ettiğini inceleyecek, daha sonra Cedide’l-İslam tecrübesini Marranolar ve Sabataycılar örnekleri ile karşılaştıracaktır. Bu çerçevede üç farklı kripto-Yahudi tecrübesinin ortak yönleri ve farklılıkları sunulacaktır.