Obezite-Metabolik Hastalık İlişkisi: Sorun Obezite mi, Sarkopenik Obezite mi?


Creative Commons License

Bahat-Öztürk G., Özkök S., Fetullahoğlu Durmuş Z., Kılıç C., Karan M. A.

13. Klinik Enteral Parenteral Nütrisyon Kongresi 2023, Antalya, Türkiye, 16 - 19 Mart 2023, ss.102-103

  • Yayın Türü: Bildiri / Özet Bildiri
  • Basıldığı Şehir: Antalya
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sayfa Sayıları: ss.102-103
  • İstanbul Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Amaç: Vücut kompozisyonunun major bileşenleri kas ve yağ dokularıdır. Obezitenin diabetes mellitus (DM) ve dislipidemi gibi metabolik hastalıklarla ilişkisi uzun yıllardır bilinmektedir. Kas kütlesi ve/veya fonksiyonunun metabolik hastalıklarla ilişkisiyle ilgili çelişkili çalışmalar bulunmaktadır. Obezite ve sarkopeninin eş zamanlı bulunması olarak tanımlanan sarkopenik obezite (SO) kavramı uzun yıllardır bilinmesine rağmen, tanımı konusunda ilk uzlaşı raporu 2022 yılında ESPEN/EASO tarafından yayınlanmıştır. Çalışmamızda uzlaşı algoritmasıyla belirlenen vücut kompozisyonu alt tiplerinin metabolik hastalıklardan diyabet ve dislipidemi ile ilişkisini değerlendirmeyi amaçladık.

Yöntem: Çalışmamız retrospektif, kesitsel bir çalışma olup, bir üniversite hastanesi polikliniğine başvuran ≥60 yaş hastalar dahil edildi. Sarkopeni tanısı EWGSOP2 kriterlerine göre düşük el kavrama kuvveti+düşük kas kütlesi varlığı ile; obezite tanısı yüksek yağ yüzdesi varlığı ile koyuldu. Yağ yüzdesi ve kas kütlesi biyoimpedans analiz (BIA) ile ölçüldü. Olgular vücut kompozisyonlarına göre 4 fenotip halinde gruplandırıldı: Sarkopeni yok+Obezite yok (non-S+non-O); Sarkopeni var+Obezite yok (sadece S); Sarkopeni yok+Obezite var (sadece O); Sarkopeni var+Obezite var (SO). Non-S+Non-O grup (normal grup), referans olarak alındı. Vücut fenotiplerinin diyabet ve dislipidemi ile ilişkisi çok değişkenli lojistik regresyon analizleriyle (yaş, cinsiyet, vücut kütle indeksi dahil edilerek) değerlendirildi. Veriler odds ratio (OR) ve %95 güven aralığı (GA) ile sunuldu. Bulgular: Çalışmaya 672 katılımcı (%69.3, kadın; ortanca yaş, 76) dahil edildi. Diyabet ve dislipidemi prevalansları sırasıyla %31.5 ve %30.8’di. Katılımcıların %55.8’i non-S non-O; %1.8’i sadece S; %39.3’ü sadece O; %3.1’i SO fenotipine sahipti. Çok değişkenli analizlerde vücut fenotipleri içinde sadece SO diyabet [OR=4.1 , %95 GA=1.6- 10.7; p=0.004] ve dislipidemi [OR=2.7, %95 GA=1.1-6.8; p=0.04] ile bağımsız ilişkili olarak öne çıktı.

Sonuç: Çalışmamızda güncel uzlaşı rehberi algoritmasıyla belirlenen SO kavramı yüksek diyabet ve dislipidemi riski ile ilişkili iken, sadece obezite veya sadece sarkopeni, ilişkisiz olarak saptandı. Çalışmamız, konsensus tanı kriterleri ile SO-metabolik hastalıklar ilişkisini araştıran ilk çalışmadır. Sonuçlarımız, obezitenin metabolik hastalıklarla ilişkisinde sarkopeni kavramının değerlendirilmesinin anahtar role sahip olduğunu düşündürmektedir.