Uluslararası Geçmişten Günümüze Filistin Sempozyumu, Giresun, Turkey, 7 - 08 March 2024, pp.70
From the mid-7th (13th) century onwards, the
Mamluks began to rule the Syro-Egyptian region, repelled the Mongol/Ilkhanid raids
against it, put an end to the Crusader presence on the Levant and centralized
the administration of these two regions, as a result of which the Palestinian
region entered a long period of security and stability. Mujīr al-Dīn al-Ulaymī
(d. 928/1522), who was born in Jerusalem, spent a significant part of his life
in Jerusalem and Palestinian cities, and served as a Ḥanbalī chiefjudge in Ramla and Jerusalem for nearly
thirty years, compiled his famous history of Jerusalem, al-Uns al-Jalīl
bi-Tārīkh al-Quds wa-al-Khalīl at the turn of the 10th (16th) century. While
Jerusalem is the focus of al-Uns al-Jalīl, the most important and unique
text on the history of Jerusalem in the pre-modern period, the author also
provides considerable information concerning the history, topography, spiritual
significance, administration, architectural structures, social and cultural milieu
of other cities in the Palestine region in which Jerusalem is at its center,
such as Bayt al-Lahm, Ramla, Ludd, Asqalan, Gaza, Ariha, Nablus, and Khalil. Therefore,
although al-ʿUlaymī had the aim of compiling the history of Jerusalem, he also
made other Palestinian cities surrounding Jerusalem, especially Khalil, a part
of this literary project. In this way, he has taken an approach that integrates
the history of Palestinian cities into the history of Jerusalem. This paper discusses
how Palestinian cities other than Jerusalem are represented in al-Uns
al-Jalīl and al-ʿUlaymī’s vision of Palestine.
7. (13.) yüzyılın
ortalarından itibaren Memlükler’in Mısır-Şam bölgesine hâkim olmaları, buraya
yönelen Moğol/İlhanlı saldırılarını engellemeleri, Akdeniz sahillerindeki Haçlı
varlığına son vermeleri ve bu iki bölgenin idaresini merkezileştirmeleriyle
birlikte Filistin bölgesi güven ve istikrar içerisinde geçireceği uzun bir
döneme girmiştir. Kudüs’te doğan, hayatının önemli bir kısmını Kudüs’te ve
Filistin şehirlerinde geçiren, 9. (15.) yüzyılın sonları ve 10. (16.) yüzyılın
başlarında otuz yıla yakın Remle ve Kudüs’te Hanbelî kâdılkudâtlığı yapan
Mücîrüddin el-Uleymî (ö. 928/1522), Kudüs’ün tarihini merkeze alan el-Ünsü’l-celîl
bi-târîhi’l-Kuds ve’l-Halîl adlı eseri kaleme almıştır. Modern öncesi
dönemde Kudüs tarihi hakkında yazılmış en önemli metin olan el-Ünsü’l-celîl’in
odağında Kudüs olsa da müellif, Kudüs’ün merkezinde yer aldığı Filistin
bölgesindeki Beytülahm, Remle, Lüd, Askalan, Gazze, Erîha, Nablus ve Halil gibi
diğer şehirlerin tarihi, topografyası, manevi önemi, idaresi, mimari yapıları,
sosyal ve kültürel çevresi hakkında da önemli bilgiler vermiştir. Dolayısıyla
Uleymî, Kudüs’ün tarihini yazmayı hedeflese de başta Halil olmak üzere Kudüs’ün
çevreleyen Filistin şehirlerini de bu telif projesinin bir parçası haline
getirmiştir. Bu şekilde Filistin şehirlerinin tarihini Kudüs’ün tarihine
eklemleyen bir yaklaşım içerisinde olmuştur. Bu tebliğ, Osmanlı hakimiyetine
kadar olan dönem için Kudüs tarihinin en önemli kaynaklarından olan el-Ünsü’l-celîl’de
Kudüs dışındaki Filistin şehirlerinin nasıl tasvir edildiğine ve Uleymî’nin
Filistin tasavvuruna odaklanmaktadır.