in: The City: Literary Encounters, Ali Şükrü Çoruk,Bülent Çağlakpınar,Erman Gören,Ebru Yener Gökşenli,Şerif Eskin, Editor, Istanbul University Press, İstanbul, pp.139-152, 2021
As a modernist poet writing in London during World War I and in the postwar period, Eliot takes
the City of London as the background of his poems and presents a bleak image of the city through his
lines. In “The love song of J. Alfred Prufrock” and in “The waste land” the reader follows the poet
personae through the streets of London by experiencing each element that defines London as Eliot gives
life to the city by personifying its elements such as the London fog. The image of the city in Modernist
literature is always a pessimistic one and this is not only the result of the Great War and its aftermath
but also an image that is borrowed from late nineteenth-century concerns in literature such as
industrialization, migration to the big city, crowded and suffocating city life, and so on. However,
modernist literature also depicts a conflicting relationship between the metropolis and the modern
individual in which one closely identifies with the city but feels alienated in it at the same time. This
paper aims to discuss that the city has its own life and character created by the language used to describe
the city by Eliot, and endeavours to scrutinize the conflicting nature of the individual’s relation to the
big city, which s/he both antagonizes and identifies with in Eliot’s poetry.
Keywords: City, London, T. S. Eliot, British poetry, modernism and the city
T. S. Eliot, Birinci Dünya Savaşı ve savaş sonrası dönemde Londra’da yazmakta olan Modernist bir
şair olarak Londra şehrini şiirlerinin arka planı olarak kullanır ve dizelerinde şehrin kasvetli bir imgesini
sunar. “J. Alfred Prufrock’un Aşk Şarkısı” ve Çorak Ülke eserlerinde okur, şair kişisini Londra sokaklarında
takip ederken Eliot’ın Londra sisi gibi kişileştirdiği ve şehri tanımlayan her bir ögesini de deneyimler.
Modernist edebiyatta şehir imgesi her zaman karamsar bir imgedir ve bu sadece Büyük Savaş’ın ve neticelerinin sonucu değildir, aynı zamanda bu imge ondokuzuncu yüzyıl sonu edebiyatında yer bulan
endüstrileşme, büyükşehre göç, kalabalık ve boğucu şehir yaşamı gibi kaygılardan da ödünç alınan bir
imgedir. Ancak Modernist edebiyat, metropol ve modern birey arasında, kişinin hem özdeşleştiği hem de
aynı zamanda dışlanmış ve kopuk hissettiği, ikircikli bir ilişkiyi de tasvir eder. Bu makale, şehrin, Eliot’ın
onu betimlemek için kullandığı dil ile yarattığı, kendine ait bir hayatı ve karakteri olduğu fikrini tartışmayı
amaçlar ve Eliot şiirinde bireyin, hem özdeşleştiği hem de düşman olarak gördüğü, büyükşehir ile
ilişkisinin doğasını irdelemeye çalışır.
Anahtar Kelimeler: Şehir, Londra, T. S. Eliot, Britanya şiiri, modernizm ve şehir