Osmanlı bahriyesinde torpido kullanımı ve torpidoculuk


Tezin Türü: Yüksek Lisans

Tezin Yürütüldüğü Kurum: İstanbul Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Edebiyat Fakültesi Bölümü, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2023

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: UĞUR ESMER

Danışman: Ali Fuat Örenç

Özet:

Osmanlı bahriyesi tarihi incelenirken önemli mihenk taşları görülmektedir. Bunlar kadırgadan kalyona geçiş ve yelkenden buharlı ve zırhlı gemilere geçiş sürecidir. Bu geçiş süreçlerinde Osmanlı bahriyesi çeşitli nedenlerden dolayı uyum problemi yaşamış ve çağdaşı bahriyeler ile arasındaki teknoloji farkı açılmaya başlamıştır. XIX. yüzyıl'ın ikinci yarısından itibaren denizcilik sektöründe gelişmelerin hızlanması bu gelişmelerin takip edilmesini ve edinilmesini zorlaştırmıştır. Bu sorunu Osmanlı bahriyesinin yanı sıra Çarlık Rusya ve Yunanistan gibi ülkelerinde maddi zorluklar ve antlaşmalar nedeniyle uygulanan kısıtlamalar nedeniyle yaşadığı görülmektedir. Bahriyelerin büyük ve modern gemilere sahip çağdaşlarını yakalamasını sağlayacak silah ise seyyar torpido olmuştur. Torpido, küçük gemilerden atılabilmesi ve diğer silahlara oranla daha az atışla daha çok hasmı saf dışı bırakabilmesi yönüyle dikkat çekmiştir. Böylelikle yüksek maliyetli ve inşası uzun yıllar sürebilen donanma programları yerlerini daha ucuz ve hafif torpidobot ve muhriplerin bulunduğu donanma programlarına bırakmıştır. Osmanlı'da Yunanistan ve Çarlık Rusya ile rekabet amacıyla belirli bir program dahilinde olmasa da torpido ve torpidobot temini planlamıştır. Fakat 1877 – 1878 Osmanlı – Rus Savaşı sırasında Karadeniz'de Ruslar tarafından icra edilen torpido hücumlarının yakından incelenmesi üzerine torpido temini bir gerekliliğe dönüşmüştür. Batum'da ele geçirilen ilk dört torpidodan sonra torpido silahı Osmanlı bahriyesi için toplar kadar önem arz etmeye başlamıştır. Osmanlı torpidobot filosu 1897 Osmanlı – Yunan Savaşı öncesi ve sonrası olarak iki dönemde incelenebilmektedir. İlk dönemde temin edilen torpidobotlardan, altyapı eksiklikleri ve uzmanlık gerektiren birçok alan bulunduğundan istenilen verim alınamamıştır. Savaş sonrası ikinci dönemde ise ilk dönemden alınan dersler ve doğru alım programı, birçok deniz zaferine imza atacak bir filo teşkil edilmesi işine girişilmiştir. Osmanlı bahriyesinde atılan bu adımlar Cumhuriyet bahriyesinde denizaltıcılık ve hücumbotculuk sınıflarının temellerini atmıştır.