Tezin Türü: Doktora
Tezin Yürütüldüğü Kurum: İstanbul Üniversitesi, Aziz Sancar Deneysel Tıp Araştırma Enstitüsü, İmmünoloji Ana Bilim Dalı, Türkiye
Tezin Onay Tarihi: 2024
Tezin Dili: Türkçe
Öğrenci: Arda Aksoy
Danışman: Ali Osman Gürol
Açık Arşiv Koleksiyonu: AVESİS Açık Erişim Koleksiyonu
Özet:
Diabetes mellitus, pankreatik β-hücre hasarıyla, etkisindeki bozukluklarla veya her ikisine bağlı olarak insülin salgılanmasındaki bozukluktan kaynaklanan kronik hiperglisemiyle karakterize heterojen bir metabolizma hastalığıdır. Hem tip-1 hem de tip-2 diyabet, β-hücrelerinde fonksiyonel ve yapısal hasara yol açar. Bu durum, tip 1 diyabette otoimmün bir süreçle, tip 2'de de yüksek glisemi ve/veya lipid seviyeleriyle bağlantılı olarak indüklenebilir. Wnt yolağı β-hücre proliferasyonunda, kolesterol metabolizmasında, insülin sekresyonunda ve GLP-1 üretiminde rol oynamaktadır. Wnt sinyal aktivasyonu retina dahil birçok dokuda inflamasyona katkıda bulunmaktadır. Wnt3A IL-6, IL-12 ve TNF-a salınmasını indüklemekte, IL-6 ve TNF-a da Wnt sinyalini aktive etmektedir. Aşırı aktivasyonu, retinada artmış ICAM-1, TNF-a ve VEGF ile ilişkilidir. Diyabetik retinopatinin çeşitli hayvan modellerinde Wnt sinyal aktiviteleri artmıştır. Wnt sinyal yolu, β-katenin'i stabilize ederek gen transkripsiyonunu düzenlemekte ve çeşitli fizyolojik/patofizyolojik süreçlerde rol oynamaktadır. Glukoz metabolizmasıyla Wnt/β-katenin sinyali arasındaki etkileşimlerin karşılıklı olduğu gösterilmiştir. Galectin-3 (Gal-3) gen varyantları ile serum düzeyleri arasında anlamlı ilişki bulunmamıştır. Gal-3’ün hasta ve kontroller arasında en düşük gen varyant oranları sırasıyla rs4644 A/A ve rs4652 C/C alellerinde bulunmuştur. Hastalar ve kontrol oranı rs4644 A/A için yaklaşık 1.5 kat bulunurken, bu oranın rs4652 C/C için ters bir şekilde %50 olduğu saptanmıştır. Diğer gen varyant oranları açısından anlamlı fark bulunmamaktadır. Gal-3’ün rs4644 A/A gen varyantının immün yanıtta daha etkili olduğunu ve otoimmüniteye yatkınlık yarattığını, rs4652 C/C gen varyantında bunun tersi olduğunu ve Gal-3 gen varyantının serum düzeyinden ziyade fonksiyonellik açısından önemli olduğunu düşünmekteyiz.