Tezin Türü: Yüksek Lisans
Tezin Yürütüldüğü Kurum: İstanbul Üniversitesi, Eczacılık Fakültesi, Eczacılık Teknolojisi Bölümü, Türkiye
Tezin Onay Tarihi: 2023
Tezin Dili: Türkçe
Öğrenci: Tuğba Kaman
Danışman: Ebru Altuntaş
Özet:
Herpes simpleks virüsü
(HSV) enfeksiyonları dünya çapında en önemli sağlık sorunlarından birini
oluşturmaktadır. HSV-1
neredeyse evrenseldir ve genellikle erken çocukluk döneminde aile ile yakın
temastan edinilir. İnsanlardaki en yaygın enfeksiyonlardan biri olup, genel
popülasyonun > %70’ini enfekte ettiği bildirilmiştir. Herpes labialis
enfeksiyonunun topikal tedavisi standarttır, çoğunlukla sadece DNA
polimerazlarını inhibe eden asiklovir ve türevleri, gansiklovir, foskarnet ve
sidofovir içerir. Ne yazık ki, son zamanlarda antiherpetik ilaçlara karşı
direnç bildirilmiştir. Bu nedenle, HSV enfeksiyonlarıyla başa çıkmak için
yeni antiviral ajanların araştırılmasına acil bir ihtiyaç vardır.
Nanoemülsiyonlar 100-500 nm aralığında damlacık
boyutuna sahip, ilaç moleküllerinin
taşıyıcıları olarak görev yapan mikron altı boyut aralığındaki kolloidal
parçacıklı sistemlerdir. Emüljel, seçilen ilacı cilde iletmek amacıyla bir
araç olarak kullanılan emülsiyonun hem S/Y hem de Y/S tipi olabileceği bir jel
ve emülsiyon kombinasyonudur. Nanoemüljel formuna lipofilik ilaçlar kolayca dahil edilebilir ve dahil
edilen ilaçların cilt geçirgenliğini, jel fazında ince bir şekilde dağılmış yağ
damlacıkları nedeniyle birkaç kat arttırılabilir.
Bu tez çalışmasının
temel amacı uçuk üzerinde etkili
bitkisel kaynaklı antiviralleri içeren topikal nanoemüljel formülasyonlarının
geliştirilmesidir.
Ultrasonikasyon
yöntemi ile etken madde olan melisa uçucu yağı ve yıldız anason uçucu yağı ile
yüzey aktif maddeler farklı konsantrasyonlarda kullanılarak önce nanoemülsiyon
formülasyonları hazırlanmıştır. Formülasyonlara ilk olarak hızlandırılmış
stabilite testlerinden santrifüj ve termal testler uygulanmıştır. Formülasyonların
stabilite değerlendirmesi, hızlandırılmış stabilite testleri öncesi ve
sonrasında damlacık boyutu, polidispersite indeksi ve zeta potansiyeli
ölçümlerinin kıyaslaması ile yürütülmüştür. Ayrıca, kremalaşma, sedimentasyon ya da faz ayrımı gibi
stabilite problemleri organoleptik olarak da değerlendirilmiştir. Herhangi
bir bozunma göstermeyen formülasyonlar seçilerek nanoemüljel formülasyonları
hazırlanmış ve 3 aylık fizikokimyasal stabilite testlerine tabi tutulmuştur.
Stabilite için seçilen formülasyonlar 3 ay boyunca oda koşulu (25°C ± 2°C, %60
nem), iklimlendirme kabini (40°C ± 2°C, %75 nem) ve buzdolabında (5°C ± 2°C)
saklanmıştır. Başlangıçta, 1.ay, 2.ay ve 3.ay sonunda pH değeri, iletkenliği,
viskozitesi, damlacık boyutu, polidispersite indeksi ve zeta potansiyeli
ölçülmüştür. Ayrıca seçilen nanoemüljellerin mekanik özelliklerinin (sertlik,
sıkıştırılabilirlik, adeziflik, koheziflik) tayini için hazırlandıkları gün doku
profil analizi ölçümleri kaydedilmiştir.
Yukarıda bahsedilen
tüm testler sonucunda stabilite ve diğer değerlendirme kriterlerine göre stabil
olan ve en uygun sonucu veren F1P2 1%’lik formülasyon hücre kültürü testi için
seçilmiştir.
Çalışmada test
edilen madde dilüsyonlarının (Tmax, Tmin ve P) hücreler üzerinde öldürücü
[Letal doz (LD)] olduğu görülen aralık değerleri hepsinde 1/500≥LD(n)˃1/1500
olarak belirlendi. 1/1500 ve yüksek sulandırmalarda herhangi bir öldürücü etki
görülmedi. Yapılan analiz
hesaplamaları ve mikroskop altındaki değerlendirmeler sonucunda antiviral
çalışma konsantrasyonunun 1/2000 dilüsyonunda
olmasına karar verilmiştir. 1/2000 dilüsyon oranlarında Tmax = %94,37 (17,78
katlık bir azalma) 1/2000 dilüsyon oranlarında, Tmin= %82,21 (5,62 kat oranlarında
bir virus titresinde azalma) olacak şekilde antiviral etkinlik görülmüştür. Yaptığımız çalışmada antiviral etkinliği gösteren miktar 1/2000 dir
ve IC50 değerinden daha fazla antiviral etkinlik sergilemektedir.